Background Image
Previous Page  328 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 328 / 465 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (103)

Hüseyin BİLGİN

327

Görüldüğü üzere, önceki düzenlemede bölge idare mahkemesi-

ne itiraz yolu açılan konu sayısı oldukça fazla iken hali hazırdaki ka-

nun hükmünde bu durum azaltılmış ve kimi bazı dava türleri yine

Danıştay’a bırakılmıştır. Aslında mevcut düzenleme yerinde olmakla

birlikte bölge idare mahkemelerinin tam olarak bir istinaf mahkemesi

niteliğine kavuşması halinde Danıştay’ın baktığı kimi bazı davalarda

yine bölge idare mahkemesine devredilebilirler.

12 -Karar Düzeltme Yolu Hakkındaki Değişiklik Düşüncesi

2577 sayılı Kanun’un 54. maddesi

18

karar düzeltme yolunu düzen-

lemektedir. Tasarının 54. maddesinde karar düzeltme yoluyla ilgili 2

değişiklik yapılmıştı. Anılan değişikliklere göre;

2577 sayılı Kanun’un 54. maddesinin 3. fıkrası

“Kararın düzeltilmesi

istekleri esas kararı vermiş olan daire, kurul ve bölge idare mahkemesince in-

celenir. Dosyanın incelenmesinde tetkik hakimliği yapanlar ayının konunun

düzeltme yoluyla incelenmesinde bu görevi yapamazlar”

şeklinde iken,

“Ka-

rarın düzeltilmesi istekleri öncelikle esas kararı vermiş olan daire, kurul veya

mahkemenin, esas kararına katılmamış bir üyesi bunun mümkün olmaması

halinde ise görevlendirilecek bir üye tarafından incelenir. Karar düzeltme ta-

lebinin yerinde olmadığı anlaşılırsa dosyayı inceleyen üye tarafından kabul

edilmezlik kararı verilerek gerekçeleriyle birlikte taraflara tebliğ edilir. Bu

karar kesindir.”

şeklinde değiştirilmek ve

“Kararın düzeltilmesi isteğinin

yerinde olduğu kanaatine varılan dosyalar ise görüşülüp karara bağlanmak

üzere, ilgili daire, kurul veya mahkemeye gönderilir. Dosyanın incelenme-

sinde tetkik hakimliği yapanlar, aynı kanun düzeltme yoluyla incelenmesinde

bu görevi yapamazlar.”

şeklinde yeni bir fıkra eklenmiş istenilmiş ancak

anılan değişiklikten sonrada hak arama özgürlüğü kısıtlanacağından

hareketle vazgeçilmiştir.

Kanaatimizce Kanun tasarısındaki bu hükmün aynen korunması

yerinde olacaktı. Zira, karar düzeltme yolu idari yargıda ve özellikle

Danıştay’da iş yükünü oldukça arttırmaktadır. Bu yolla değişen karar

sayısıda binde 8 civarında olduğu tasarının ilgili madde gerekçesinde

açıkça ifade edilmektedir. Zaten bu yeni hükümle karar düzeltme yolu

tamamen kapatılmamakta sadece ön incelemeye tabi tutularak gerek-

siz yere ilgili heyetlerin önüne gelmesinin önüne geçilmiş olunmakta-

dır. Özellikle içtihadı açık olan bir çok seri davada bu şekilde bir yola

gidilmesi oldukça yerinde olacaktı.