

Zimmet Suçu’nun Kooperatifler Kanunu ve Yardım Toplama Kanunu Özelinde Değerlendirilmesi
220
su yaptırım, kanunda düzenlenen aşağı ve yukarı sınırlar arasında
TCK’nın 61. maddesinde düzenlenen temel ilkelere göre belirlenecek-
tir. Ayrıca, TCK’nın ‘Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılma’
başlıklı 53. maddesinde hapis cezasına mahkum olan suçlunun hak
mahrumiyetleri ifade edilmiştir. Maddede, zimmet gibi kasten işlenen
suçlar dolayısıyla hapis cezası verilen mahkumun mahrumiyetlerinin
neler olduğu birinci fıkrada belirtilmiştir. Bu mahrumiyetlerden biri de
kamu görevlerinden mahrumiyettir. Diğer önemli bir husus da mad-
denin ikinci fıkrasında, ‘Kişi işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mah-
kum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları
kullanamaz’ şeklinde ifade edildiği üzere hak mahrumiyetinin hapis
süresiyle sınırlı olması durumudur. Bu husus madde gerekçesinde de
‘Ancak bu hak yoksunluğu süresiz değildir. Cezalandırılmakla güdü-
len asıl amaç, işlediği suçtan dolayı kişinin etkin pişmanlık duymasını
sağlayıp tekrar topluma kazandırılması olduğuna göre, suça bağlı hak
yosunluklarının da belli bir süreyle sınırlandırılması gerekmiştir. Bu
nedenle madde metninde söz konusu hak yoksunluklarının mahkum
olunan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar devam etmesi öngörül-
müştür. Böylece, kişi mahkum olduğu cezanın infazının gereklerine
uygun davranarak bunun tamamlanmasıyla kendisinin tekrar güven
duyulan bir kişi olduğu konusunda topluma da bir mesaj vermekte-
dir. Bu bakımdan hak yoksunluklarının en geç cezanın infazının ta-
mamlanması aşamasına kadar devam etmesi suç ve ceza politikasıyla
güdülen amaçlara daha uygun düşmektedir. Bu sistemde süresiz bir
hak yoksunluğu söz konusu olmadığı için yasaklanmış hakların geri
verilmesinden artık söz edilemeyecektir.’ şekilde açıklanmıştır.
Zimmet suçu açısından, TCK’nın Kazanç müsaderesine ilişkin 55.
maddesi uygulama kabiliyetine sahiptir. TCK’da bu kurumun ihdas
edilme sebebi maddenin gerekçesinde; ‘Bu düzenleme ile güdülen
amaç suç işlemek yoluyla kazanç elde edilmesinin önüne geçilmesidir.
Bu nedenle hükümde kazanç müsaderesi kapsamlı bir biçimde düzen-
lenmiş ve suç işlemek suretiyle veya suç işlemek dolayısıyla elde edilen
ekonomik kazançların müsaderesi olanaklı hale getirilmiştir. Böylece
kazanç müsaderesi ‘kara para aklama’, uyuşturucu veya uyarıcı mad-
de ticareti, dolandırıcılık, kaçakçılık, ihaleye fesat karıştırma gibi eko-
nomik çıkar elde etme amacıyla işlenen suçlara karşı etkin bir biçimde