Background Image
Previous Page  243 / 441 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 243 / 441 Next Page
Page Background

Suçların ve Cezaların Kanuniliği İlkesi

242

mesine özen gösterilmelidir. Bu bakımdan örneğin bir başka kıtada,

bir yabancı tarafından, yabancı bir devletin idaresine karşı işlenmiş

olan rüşvet suçuna, suçluların geri verilmesinin de mümkün olduğu

hesaba katılırsa, TCK›nun uygulanmasındaki evrensel faydayı anla-

mak güçtür

38

.

TCK gereği ülkesellik ilkesinin bir diğer istisnası da yurt dışında

Türkiye namına kamu görevi üstlenen Türk veya yabancı kimselerin

görevlerine ilişkin olarak işledikleri suçlardır

39

. Bu kimseler suçların-

dan ötürü yabancı ülkede yargılanıp mahkûmiyet hükmü almış olsa-

lar dahi Türkiye’de yeniden yargılanırlar (TCK, md. 10).

5. Şahsilik İlkesi

Vatandaş, uyruğu olduğu ülkede bulunsun ya da bulunmasın, da-

ima vatandaşı olduğu ülkenin ceza kanununa uymakla yükümlüdür.

Diğer yandan, uyruğu olduğu ülke ceza kanunu vatandaşını ülkenin

dışında da hukuki himayeden faydalandırmalıdır ki söz konusu un-

sur, vatandaşa karşı yabancı ülkede suç işlendiğinde kendini göster-

mektedir. Bu iki farklı yansımasıyla ceza kanununun vatandaşı izle-

mesine şahsilik ilkesi denir

40

.

TCK, bu ilkeyi 11. ve 12. maddelerinde açıklığa kavuşturmuştur.

TCK’nun 11. maddesi gereği; bir Türk vatandaşı, 13. maddede

yazılı suçlar dışında, Türk kanunlarına göre aşağı sınırı bir yıldan az

38

Doktrinde bazı yazarlar, rüşvet suçunun soruşturulmasının milletlerarası bir yü-

kümlülük olduğu (Artuk/Gökçen/Yenidünya, s. 293 vd.), nitekim 01.02.2000 ta-

rih ve 4518 sayılı Uluslararası Ticari İşlemlerde Yabancı Kamu Görevlilerine Veri-

len Rüşvetin Önlenmesi Sözleşmesi’nin Ülkemize böyle bir yükümlülük getirdiği

görüşündedirler (Artuk/Gökçen/Yenidünya, s. 294, dpn. 112). Ancak bu noktada

bir ayrıma gitmek gerektiği kanısındayız. Zira Sözleşme’nin yetkiyi düzenleyen 4.

maddesi gereği söz konusu yükümlülüğün doğması için ya suçun tamamı veya

bir bölümü akit taraf ülkesinde gerçekleşmeli ya da vatandaş yurt dışında suç

işlemelidir. O halde yapılması gereken, yürürlükteki uluslararası sözleşmelerle

uyumlu hale getirmek suretiyle kanun metninin sınırlarını çizmektir. Bkz. aynı

yönde; Hafızoğulları/Özen, s. 41 vd.

39

Bkz. “kamu görevlisi” tanımı için; Hafızoğulları, Z./Aygün Eşitli, E.: Bazı Özel

Ceza Kanunlarında ve Ceza İçeren Kanunlarda Yer Alan “Kamu Görevlisi Olarak

Cezalandırılır” hükmünün Anlamı, Kapsamı ve Sınırları Meselesi, Prof. Dr. Tuğ-

rul Arat’a Armağan, Ankara 2012, s. 629 vd.

40

Artuk/Gökçen/Yenidünya, s. 283; Centel/Zafer/Çakmut, s. 130; Hafızoğulları/

Özen, s. 44.