Background Image
Previous Page  356 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 356 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2013 (106)

Bünyamin ÇİTİL

355

borçlulardan biri için doğan bir hukuki durum, diğer borçlular için de

doğar. Örneğin, borçlulardan biri için zamanışımının kesilmesi diğeri

için de hüküm ifade edeceği veyahut borçlulardan birinin ibra edil-

mesi halinde bunun diğer borçlu için de hüküm ifade edeceği açıktır.

Bu nedenle asıl borçlu için tahakkuk tarihinden bir ay sonrası, borcun

vadesi ise bu tarih sorumlu için de borcun vadesini oluşturur.

IV- SORUMLULUĞUN YARGISAL BOYUTU

Adına ödeme emri düzenlenen vergi sorumlusu; asıl borçluya ait

vergi, ceza ve gecikme faizinden sorumlu olup, gecikme zammından

sorumlu olmadığından, gecikme zammının ödeme emrine konu edil-

mesi mümkün değildir. Sorumlu, ödeme emrine karşı işlemin tarafına

tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde vergi yargısında açacağı davada,

vergi ve cezaların kendi şekli yükümlülüklerinden kaynaklanmadığını

ileri sürebilecektir. Mahkemece; vergi ve cezaların, mali müşavirin şekli

sorumluluğundan kaynaklanmadığı sonucuna ulaşılırsa, ödeme emrine

itiraz sebepleri arasında yer alan “böyle bir borcum yoktur” kapsamın-

da görülerek ödeme emrinin iptaline karar verilir. Verilen karar, vergi

ve cezayı sadece sorumlu yönüyle hukuk aleminden kaldırır. İptal hük-

münün, asıl borçlu mükellef adına, lehe bir sonuç ve anlam ifade etmesi

beklenmez. Ödeme emrine açılan davayı kaybeden sorumlu, dava açma

yoluna gitmeden vergi ve cezayı ödeyerek mükellef aleyhine adli yargı

mahkemelerinde rücu davası açabileceği gibi, ödeme emrine karşı aç-

tığı davayı kaybettikten sonra borcu ödeyerek de adli yargı mahkeme-

lerinde açacağı dava ile mükellefe rücu edebilir. Ancak, ödeme emrini

kaybetmesi nedeniyle, aleyhine hükmolunan haksız çıkma zammının

“rücu” kapsamı alacağa dahil edilmesi pek mümkün görünmemektedir.

SONUÇ

Mükellef adına tarh edilen vergi, ceza ve gecikme faizinin, mali

müşavirin şekli ödevlerinin kusurlu bir şekilde yerine getirmemesin-

den kaynaklandığı durumda, mali müşavirin müşterek ve müteselsil

olarak bu vergi, ceza ve gecikme faizinden sorumlu tutulacağı, beyan-

namenin mali müşavir tarafından hiç düzenlenmemesinin vergi so-

rumluluğunun dışında olduğu,vergi ve cezaların tek yanlı tarh işlemi

ile doğması nedeniyle mükellef tarafından kabul edilmediği müddet-

çe tereddütlü bir alacak olduğu, borcun ancak tahakkuk aşamasını ta-