

1
∗
Araş. Gör. Dr., Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Milletlerarası Hukuk Anabilim Dalı.
ULUSLARARASI YATIRIMDAN KAYNAKLANAN
UYUŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜMÜNDE
ICSID SÖZLEŞMESİNİN 27. MADDESİ
ARTICLE 27 OF THE ICSID CONVENTION ON THE SETTLEMENT OF
DISPUTES ARISING FROM INTERNATIONAL INVESTMENT
Ali İbrahim AKKUTAY
*
Özet:
ICSID Sözleşmesi’nin getirdiği sistem uluslararası yatırım-
cıların, uluslararası yatırımlarından kaynaklanan uyuşmazlıklara iliş-
kin iddialarını bizzat kendilerinin ileri sürebilmesine imkan tanımak-
tadır. Bununla beraber devletin bir hakkı olan diplomatik koruma da
söz konusu uyuşmazlığın sona erdirilmesinde ICSID Sözleşmesi’nin
27. maddesinde başvurulacak son yol olarak yer almaktadır. Dola-
yısıyla kişiye ait uluslararası bir iddianın ileri sürülmesinde devletin
etkin rolü günümüzde de devam etmektedir.
Anahtar Kelimler:
Uluslararası Yatırım, ICSID, Tahkim, Diploma-
tik Koruma, Uluslararası İddialar.
Abstract:
The system established by the ICSID Convention gi-
ves the investors opportunity to raise international claims for the
disputes regarding international investment on their own. However,
diplomatic protection, a right of the state, is being seen as the last
resort to settle the disputes arising from international investment
which stipulated in the article 27 of the ICSID Convention. Thus the
state has still an effective role to raise international claims.
Keywords:
International Investment, ICSID, Arbitration, Diplo-
matic Protection, International Claims.
GİRİŞ
Uluslararası iddiaların ortaya konması ve bunların belirli usuller
çerçevesinde çözümlenmesi, uluslararası hukukun öngördüğü sistem-
lere göre çeşitlilik göstermekte ve uluslararası hukukun gelişimine
paralel olarak da farklılaşmaktadır. Uluslararası iddialar, bu iddiaları
ortaya koyma ehliyetine sahip aktörler tarafından ileri sürülebilmek-
tedir. Yalnız bu aktörlerin kimler olduğu da ilk cümlede belirtildiği
üzere, zamana ve varolan kurallara bağlı olarak değişebilmektedir.