

TBB Dergisi 2013 (107)
Hacı KARA
361
münün tartışma ve pazarlık konusu yapıldığı sözleşmeler anlaşılır.
Ancak, çağımızın sosyal ve ekonomik gelişmeleri, kitlelere yönelik
hizmet gereksinimini yaratmış ve yığınlar için üretim zorunluluğu
doğurmuştur. Buna bağlı olarak bireysel sözleşme modeli yanında,
kitle sözleşmesi veya formüler sözleşme denilen, yeni bir sözleşme
modeli ortaya çıkmıştır.
Bankalar, sigorta şirketleri, seyahat ve taşıma işletmeleri, daya-
nıklı tüketim malları üretimi ve pazarlaması yapan teşebbüsler, bi-
reysel sözleşmelerin kurulmasından önce, soyut olarak tek yanlı ka-
leme alınmış sözleşme koşulları hazırlamakta ve bunlarla gelecekte
kurulacak belirsiz sayıda, fakat aynı şekil ve tipteki hukukî işlemleri
düzenlemektedirler. İşte, önceden hazırlanan tipik sözleşme koşulla-
rı için genel işlem koşulları terimi kullanılmakta; bu tip sözleşmele-
re “kitle sözleşme”, “katılmalı sözleşme” ya da “formüler sözleşme”
denilmektedir. Kitlelere, yığınlara yönelik bu sözleşmelerde, sözleş-
menin kurulması ile ilgili görüşmeler ve pazarlıklar yapılması söz
konusu değildir. Hattâ, çoğu zaman fiyat konusu bile, tarifelerle be-
lirlenmekte ve pazarlık dışı bırakılmaktadır. Girişimci karşısında di-
ğer sözleşen, ya karşı tarafın koşulları içinde sözleşmeyi kuracak ya
da söz konusu sözleşmenin içerdiği edim ya da hizmetten yararlan-
mayacaktır. Başka bir ifadeyle, sözleşmenin diğer tarafını oluşturan
birey, önüne hazır getirilen metin karşısında “evet” ya da “hayır” di-
yebilecek, “evet, ama” seçeneğinden yoksun olacaktır. Hizmet ya da
edimden hiç yararlanmama söz konusu olamayacağına göre, “evet,
ama” deme imkânının olmaması karşısında, bireyin, bu türden söz-
leşmeler uygulamasında yasalarla korunması gereği ve zorunluluğu
ortadadır.
Bu nedenle, yTBK’da genel işlem koşullarının tâbi olduğu ge-
çerlilik kuralları ile bunlara aykırılığın yaptırımları ve genel işlem
koşullarının yorumlanması gibi konular açıklığa kavuşturulmuş
ve tüm sözleşmeleri kapsayacak şekilde, genel hükümler kısmında
emredici biçimde düzenlenmiştir. “Borç İlişkisinin Kaynakları” bö-
lümünün “Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri” başlığını taşıyan
İkinci Ayırımında, yürürlükte bulunan yTBK’daki hükümlerden
pek çoğu aynen alınmış olmakla birlikte, bazı yeni düzenlemelere
de yer verilmiştir.