

TBB Dergisi 2013 (108)
Şamil DEMİR
117
Kanımca aval kambiyo senedi üzerine ya da alonja verilebildiği-
ne göre eşin rızasının da “senet üzerinden anlaşılan bir sebep/unsur”
olarak, kambiyo senedi üzerine verilmesi gerekir. Ancak eşin rızası-
nın, aval veren eşinin imzasının yanına el yazısıyla yazıp imzalaması,
öngörülemeyen riskler doğurabilir. Örneğin muhatabın veya düzen-
leyenin imzaları hariç olmak üzere, poliçenin yüzüne atılan her imza
aval şerhi sayılacağından (TTK m. 701/3), eşin rızası alınmak isterken,
borçlandırılması söz konusu olabilir. Bu nedenle eşin rızasının, poliçe,
çek veya bononun yüzüne değil, alonja alınması gerekir.
E. Üçüncü Kişinin Fiilini Üstlenme
TBK m. 128’e göre üçüncü bir kişinin fiilini başkasına karşı üstle-
nen, bu fiilin gerçekleşmemesinden doğan zararı gidermekle yüküm-
lüdür. Üçüncü kişinin fiilini üstlenme, TBK m. 603 gerekçesinde, ke-
fili koruyucu hükümlerden kurtulmak amacıyla, başka adlar altında
kefalet hükümlerinin dolanılması amacıyla yapılabilecek sözleşmelere
örnek gösterilmiş; düzenlemeyle, alacaklıların kefalet sözleşmesi ye-
rine, üçüncü kişinin fiilini üstlenme sözleşmesi yaparak kefili koru-
yucu hükümlerden kurtulmalarının önlenmesinin amaçlandığı ifade
edilmiştir. Bu kapsamda TBK m. 603, gerçek kişilerce kişisel güvence
verilmesine yönelen üçüncü kişinin fiilini üstlenme sözleşmelerine de
uygulanır
92
1) Üçüncü Kişinin Fiilini Üstlenmenin Şekli
Üçüncü kişinin fiilini üstlenme sözleşmesi, yazılı olarak yapıl-
madıkça, üstlenenin sorumlu olacağı azami miktar ve üstlenme tari-
hi, üstlenenin sorumluluğunun müteselsil olacağına ya da bu anlama
gelen ifadeler üstlenenin el yazısıyla sözleşmeye yazılmadıkça geçerli
olmaz (TBK m. 583/1). Üstlenenin başkasına yetki vermek suretiyle
borcu üstlenmesi ve üstlenme vaadinde bulunması da aynı şekle ta-
bidir (TBK m. 583/2). Üçüncü kişinin fiilini üstlenme sözleşmesinde
92
Üçüncü kişinin fiilini üstlenmeden, gerekçede örnek verilmek suretiyle bahsedil-
miş olmasına rağmen doktrinde TBK m. 603 ile ilgili olarak yapılan değerlendir-
melerde sadece ismen zikredilmiştir (Bkz. Günay, s. 1678; Öz, s. 132; Yavuz, s. 865;
Yıldırım, s. 227; Aydoğdu/Kahveci, s. 702).