

2013-2014 Yargı Yılı Açılış Konuşması
21
Tarihten ders alınır ise, tarih tekerrür etmez. Osmanlı İmpara-
torluğu’nu çok hukukluluk ve her alanda bilimsel düşünceden uzak-
laşmış olma çökertmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun küllerinden
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün mucizesiyle doğmuş olan
Türkiye Cumhuriyeti için tek gerçek yol gösterici, bilimdir.
Ülkemizde ve bölgemizde üzerinde bulunduğumuz fay hatlarına
rağmen sapasağlam ayakta durabilecek demokratik bir hukuk devleti
binasını inşa etmek için laiklik ve Atatürk Milliyetçiliğini özümsemek
zorundayız. Ayrıca
“yurtta barış dünyada barış”
ilkesinden vazgeçtiği-
miz algısından titizlikle kaçınmak,
“yeni Osmanlıcılık”
gibi macerape-
rest yaklaşımlardan uzak durmakla yükümlüyüz.
“Yurtta barış”
için, her yurttaşımızın
“eşit yurttaş”
olduğunu asla
unutmamalıyız. Hiçbir yurttaşımızın, etnik kökeni, mezhebi, dini,
inancı, dili, cinsiyeti, rengi yüzünden ayrımcılığa uğramasına asla izin
vermemeliyiz. Aynı şekilde, siyasi düşüncesi sebebiyle yurttaşlarımızı
“benden – senden”
diye farklı gruplara veya yüzdelere ayırmamalıyız.
Devletin kurum ve kuruluşlarının, bazı yurttaşlara, siyasi düşüncele-
ri nedeniyle baskı uyguladığı, bazılarına ise ayrıcalık tanıdığı algısını
yaratacak, yurttaşların arasına kin ve nefret tohumları ekecek uygula-
malara hep birlikte karşı çıkmalıyız.
Türkiye’nin demokratikleşme yolculuğunun satır başlarını iyi bilme-
liyiz. Örneğin gözaltı sürelerini uzatmak, polise gözaltı yetkisi vermek
gibi geçmişin antidemokratik düzenlemelerine öykünmemeli, çözümü
daima demokraside aramalıyız. Polis devletini çağrıştıracak her türlü
beyanattan, uygulamadan, düzenlemeden uzak durmalıyız. Bazı yurt-
taşları diğer bazı yurttaşların ihbarcısı yapacak, komşuyu komşunun
peşine düşürecek çağrılarda bulunmamalıyız. Toplumsal dayanışmayı
yok edecek, muhbirliği özendirecek
“sırdaş polis noktası”
gibi otoriter ve
totaliter rejimlere özgü projeler geliştirmeye son vermeliyiz.
Bilime, sanata, özgür düşünce ortamına ve insan haklarının evren-
sel ölçütlerine hem yurtta hem dünyada sahip çıkmalıyız. Bu suretle
Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş devletler ailesinin lider ülkesi olma-
sını sağlamalıyız. Unutmamalıyız ki Türkiye’nin birkaç gün sonra ya-
pılacak olan G-20 zirvesinde dünyanın önemli ekonomilerinden biri
sıfatıyla yer alıyor olması, özgür düşüncede, dolayısıyla bilimde ve sa-
natta liderliğe ulaşmadığında kalıcı olmayacak; refahın hakça dağıtımı
gerçekleşemeyecektir.