

TBB Dergisi 2013 (108)
Selami DEMİRKOL / Zuhal BEREKET BAŞ
65
Konut ve Barınma Hakkı
Anayasanın
“
Konut hakkı
”
başlığı altındaki 57. maddesinde ,
“
Devlet, şehirlerin özelliklerini ve çevre şartlarını gözeten bir planlama çerçe-
vesinde, konut ihtiyacını karşılayacak tedbirleri alır, ayrıca toplu konut teşeb-
büslerini destekler
” denilmektedir.
Konut hakkı içinde yer alan Barınma hakkı en temel insan hak-
larından biridir. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi(1948) ve Avrupa
İnsan Hakları Sözleşmesine (1952) taraf devletler, herkesin, yeterli
beslenme, giyim ve konut da dahil olmak üzere, kendisi ve ailesi için
yeterli bir yaşam düzeyine sahip olma ve yaşam koşullarını sürekli
geliştirme hakkına sahip olduğunu kabul etmişlerdir.
1966 tarihinde onaya açılan ve 1976 tarihinde yürürlüğe giren BM
Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi 11. Mad-
desinde barınma hakkını yeterli bir yaşam düzeyinin bir bileşeni ola-
rak belirtmekte; yani yeterli bir konutta yaşamayan insanların yeterli
bir yaşam düzeyine sahip olmadığını onaylamaktadır. Türkiye’nin de
2000 yılında imzalayarak taraf olduğu Sözleşme barınmayı bir hak ola-
rak tanımlamıştır.
6306 sayılı Yasanın, mülkü boşalttırmak amacıyla, en minimum
hizmetler olan elektrik, su ve doğalgazın ilgili kurum ve kuruluşlar
tarafından durdurulmasını düzenleyen maddesi barınma ve konut
hakkına aykırıdır. Herhangi bir yer göstermeksizin insanlara sunulan
kamu hizmetlerini de ortadan kaldırmak en basit insan hakkı olan ba-
rınma hakkını zedelemektedir.
8. maddenin 3. fıkrasına göre; riskli yapı olarak tespit edilen ya-
pıların tespit, tahliye ve yıkımı vb. işlemlerini engelleyenler hakkında
Türk Ceza Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca işlem yapılması ön-
görülmüştür.
Kentsel dönüşüm adı altında vatandaşın hakkını koruma alanında
ortaya koyacağı tutumları baştan suç sayan ve tehditkar bir tutum ge-
liştiren bu düzenlemenin hukuken kabulü mümkün değildir. Yapılan
düzenleme ile en temel insan haklarından biri olan barınma hakkının
savunulması ve dayatılan anlaşmaya karşı çıkılması cezalandırılması