

Borçlar Kanununa Göre Ön Ödemeli Taksitle Satış Sözleşmesi
106
Ön ödemeli taksitle satış sözleşmesinde alıcının aslî borcu, satış
bedelini ödeme borcudur. Bu borç bakımından alıcının temerrüdünün
şartları, Borçlar Kanununda özel bir düzenleme yoktur. Dolayısıyla,
bu konuda genel hükümler (BK. m. 117 vd.) uygulanır. Temerrüdün
sonuçları bakımından ise Kanunda özel bir düzenleme öngörülmüş-
tür (BK. m. 271). Buna göre, alıcının temerrüdü hâlinde satıcının sahip
olduğu haklar, vadesi gelmiş ödemeleri talep ve sözleşmeden dönme
hakkıdır.
Ayrıca, ön ödemeli taksitle satış bakımından muacceliyet kaydı
hakkında hüküm öngörülmemiştir. Ancak, taksitle satışlarda bu kaydı
mümkün kılan 259 uncu madde hükmünün muacceliyet kaydı ile sı-
nırlı olmak üzere ön ödemeli taksitle satış bakımından da uygulanma-
sı gerektiği belirtilmelidir.
Ön ödemeli taksitle satış sözleşmesinde satıcının aslî borcu ise,
satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme borcudur (BK. m.
264/I). Satıcının söz konusu borcun ifasında temerrüdü hakkında Ka-
nunda özel bir düzenleme yer almamaktadır. Bu noktada ön ödemeli
taksitle satış sözleşmesinde satıcının temerrüdü hâlinde 117 nci madde
ve devamındaki genel hükümlerin uygulanması gerektiği kabul edil-
melidir. Satıcının diğer borçları zapttan ve ayıptan sorumluluk borçla-
rı hakkında da ön ödemeli taksitle satışlara ilişkin hükümlerde özel bir
düzenleme yoktur. Ancak, Borçlar Kanununun taşınır satışında satıcı-
nın zapttan sorumluluk borcu (BK. m. 214 vd.) ve ayıptan sorumluluk
borcu (BK. m. 219 vd.) bakımından kabul edilen çözümün, bir taşınır
satışı olan ön ödemeli taksitle satış bakımından da kabulü mümkün-
dür.
Ön ödemeli taksitle satıştan doğan uyuşmazlıklarda görevli mah-
keme, asliye hukuk mahkemesidir (HMK. m. 2/I). Bu uyuşmazlıklar-
da yetkili mahkemeler ise, davacının seçimine göre davacının yerleşim
yeri (HMK. m. 6/I) veya sözleşmenin ifa yeri (HMK. m. 10) ya da yetki
sözleşmesi (şartı) ile yetkili kılınan yer mahkemeleridir (HMK. m. 17).
Nihayet, alıcının ön ödemeli taksitle satış sözleşmesinin yerine ola-
ğan koşullarla yapılacak bir taksitle satış sözleşmesinin konulmasına
ilişkin önerisinin satıcı tarafından kabulünün ayrı bir sona erme sebebi
olarak değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmelidir (BK. m. 269/III).