

Barışçıl Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Yapma Hakkı ve Devletin Yükümlülükleri
282
GİRİŞ
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) içtihatlarına göre
toplanma ve gösteri yapma hakkı, demokratik toplumda korunan te-
mel haklar arasında yeralmakta ve 10. madde ile korunan ifade öz-
gürlüğüyle birlikte, demokratik toplumun temelini oluşturmaktadır.
Toplanma ve gösteri yapma hakkının güvence altına alınmadığı bir
ülkede demokrasiden bahsetmek mümkün olmadığından, bu hak de-
mokrasinin vazgeçilmez bir koşuludur ve onun ayrılmaz bir parçası-
dır
1
. Bu hak sayesinde vatandaşlar, politikacıların ve ülkeyi yöneten-
lerin davranışlarını eleştirme, ülkede uygulanan politik uygulamalar
ve projeler üzerinde etkide bulunma ve demokratik taleplerini dile
getirme imkanına sahip olmaktadırlar
2
. Bu yönüyle toplanma özgür-
lüğüne ve göstericilerin ifade özgürlüklerine müdahale yapılması de-
mokrasiyi işlevsiz kılmakta, hatta demokratik toplumun varlığını teh-
likeye sokmaktadır. Toplanma ve gösteri yapma hakkı kullanılırken,
ulaşılmak istenen amaç ve kullanılan ifadeler ne kadar rahatsız ve şok
edici olursa olsun, devlet makamlarının bu hakka müdahaleden kaçın-
maları gerekmektedir
3
.
Sözleşme’nin 11. maddesi
4
“[h]erkes[in] barışçıl olarak toplanma
(…) hakkına sahip” olduğunu belirtmektedir. Dolayısıyla ilke olarak,
1
Gökçen Alpkaya, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde ve Uygulamasında
Toplanma Özgürlüğüne Hak”,
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi,
Temmuz-Eylül
2001, Cilt 56, Sayı 3, s. 2.
2
Ziya Çağa Tanyar, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi İçtihadında Toplantı ve
Gösteri Yürüyüşü Hakkı”, AÜHFD, 60 (3) 2011, s. 598.
3
AİHM, Alekseyev/Rusya, n° 4916/07, n° 25924/08 ve n° 14599/09, 21 Ekim 2010
tarihli karar, § 80 ve Serguei Kouznetsov/Rusya, n° 10877/04, 23 Ekim 2008 tarihli
karar, § 45.
4
Sözleşme’nin 11. maddesindeki haklar (toplanma özgürlüğü hakkı ve örgütlen-
me özgürlüğü hakkı), kişinin başkalarıyla birlikte kullandığı haklar olduğundan,
toplu haklar kategorisinde değerlendirilmektedir. Fakat bu hakların toplu olarak
kullanılması, bireylerin tek başına bu haklardan faydalanmayacağı anlamına gel-
memektedir. 11. maddedeki haklardan gerçek kişi/tüzel kişi veya şahıs/topluluk
ayrımı olmadan “herkes” faydalanmaktadır. Bu nedenle Sözleşme’nin bu hük-
münde korunan haklar, hem toplu haklar hem de bireysel haklar kategorisine
girmektedir (Osman Doğru & Atilla Nalbant, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi,
2. Cilt, Avrupa Konseyi/Yargıtay, Ankara, 2013, s. 429). Ancak bu hakkı diğer
bireysel haklardan ayıran en önemli yanı, kollektif olarak başkalarıyla birlikte de
kullanılabilmesidir (Jean Raymond, “La liberté de manifester selon la Convention
européenne des droits de l’homme», Revue Trimestrielle des Droits de l’Homme,
n° 4, 1990, s. 332).