

Birleşmiş Milletler Andlaşması Çerçevesinde Ekonomik Yaptırımların Hukuki Niteliği ...
442
samda kabul etmiştir. ATAD ise AT tüzüğünün yargısal denetimini
yapmakla birlikte, Topluluk kurucu andlaşmalarını ve genel ilkelerini,
BM Hukukuna üstün kabul etmiştir.
Birleşmiş Milletler Sistemi içerisinde, UAD tarafından yapıla-
cak bir yargısal denetim, BM Andlaşması ile engellenmiş değildir.
UAD’deki genel tutumu yansıtmasa da çeşitli yargıçların bireysel gö-
rüşleri, Konsey kararlarının en azından BM Andlaşması ve
jus cogense
uygunlunun denetlenebileceği yönündedir.
Sonuç
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin, devletleri, bireyleri ya
da özel hukuk hükümleri çerçevesinde faaliyet gösteren kuruluşları
hedef alan ekonomik yaptırım kararları almasının önünde herhangi
bir hukuki engel bulunmamaktadır. Zira Konsey, BM Andlaşması’nın
VII. Bölümü uyarınca uluslararası barış ve güvenliği koruyabilmek
için askeri olan ya da olmayan her türlü önlemi alma yetkisine sahip-
tir. Uluslararası hukuk kurallarının işlevselliğinin sağlanabilmesi de,
uluslararası toplumun tamamını temsil eden örgütlü bir siyasi otori-
te olarak BM’nin bu kararları alabilmesi ve uygulayabilmesine bağ-
lıdır. Tüm uluslararası toplumu ilgilendiren ve özellikle bireylerin
temel hak ve özgürlüklerine ilişkin kararlar alabilen bir uluslararası
hukuk kişisinin yürütme organı olan Konseyin kararlarının yargısal
denetimi, uluslararası hukukta hukukun üstünlüğü ilkesinin hüküm
sürebilmesi için en önemli araç olmaktadır. Ulusal ya da bölgesel
mahkemelerin bu konudaki dolaylı denetimleri, hukukun üstünlüğü
ilkesinin uygulama yoluyla yerleşebilmesi için önemli bir çabadır. Bu-
nunla birlikte asıl denetimin BM sistemi içerisinde yapılması gerekir.
BM Andlaşması’nın hazırlık aşamasında, Konsey kararlarının yargısal
denetime tabi olmaması gerektiği yönünde baskın bir görüş olsa da
Konsey’in uygulamaları ile uluslararası barış ve güvenliğin korunması
için alınan önlemler, geleneksel anlamda barış ve güvenliği bozan ya
da tehdit eden durumların çok ötesinde farklılaşmıştır. Kaldı ki BM
Andlaşması’nda Konsey kararlarının yargısal denetimini yasaklayan
bir hüküm bulunmamaktadır. Ulusal hukuklarda da anayasa yargısı
denetimi, açıkça anayasada öngörülerek değil uygulamalarla başla-
mıştır. UAD’nin de bir tür
Marbury v. Madison
uygulaması geliştirerek,
çekişmeli davalarla ilgili Konsey kararlarının, BM Andlaşması’na ve