

Adil Yargılamayı Etkilemeye Teşebbüs Suçu (TCK M. 288)
74
3. İçtima
Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçu kapsamında yargı
görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı hukuka aykırı olarak etkilemek
amacıyla yapılan aleni sözlü ya da yazılı beyan aynı zamanda başka
suçları da gündeme getirebilir. Örneğin, hırsızlık suçundan dolayı sa-
nığın yargılanması sırasında basında onun bu suçu işlediğine yönelik
yapılan açıklamalar TCK m. 288’in yanı sıra TCK m. 125/4’te yer alan
hakaret suçunu gündeme getirir. Bu takdirde TCK m. 288’de özel bir
içtima kuralına yer verilmediği için TCK m. 44 uyarınca farklı neviden
fikri içtima kuralına göre faile ceza verilecektir.
Yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı hukuka aykırı olarak
etkilemek amacıyla yapılan aleni veya sözlü beyanlar değişik zaman-
larda açıklanmışsa ve aynı dava ya da soruşturma hakkında ise TCK
m. 43/1’de düzenlenen zincirleme suça ilişkin kurallar uygulama alanı
bulur. Örneğin, belirli bir dava ile ilgili hazırlanan ve her gün aynı
gazetede yayınlanan bir yazı dizisinin yayınlandığı gün sayısınca TCK
m. 288 işlenmiştir, fakat bu takdirde TCK m. 43/1 uyarınca faile tek
bir ceza verilecek ve cezasında kanunun belirlediği oranda artırıma
gidilecektir.
Sonuç
Adil yargılanma hakkı temel hak ve özgürlüklerden birini oluştur-
maktadır. Devlet bu hakkı ihlal etmemek ve ihlal etmeye yönelenleri
cezalandırmakla mükelleftir. Bu amaçla Türk Ceza Kanunu m. 288’de
adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçuna yer verilmiştir. Bu suç
aynı zamanda basının haber verme ve eleştiride bulunma hakkı ile
yakından bağlantılıdır. Adil yargılanma hakkı ile bu haklar arasın-
daki hassas dengenin sağlanması amacıyla 6352 sayılı Kanun ile bu
maddede değişikliğe gidilerek amaç unsuruna yer verilmiş, ayrıca su-
çun cezası adli paraya düşürülmüştür. Kanımızca bu suçun Birleşik
Krallık’ta olduğu gibi somut tehlike suçu haline getirilmesi de gerek-
lidir. Hâkim ve savcılar ise maddeyi dikkatli uygulamalı ve AİHM’in
basının haber verme hakkı ve suçsuzluk karinesinin ihlaline dair kri-
terlerini gözetmelidir.