Background Image
Previous Page  70 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 70 / 533 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (111)

Rezzan İTİŞGEN

69

ri sürülmektedir.

34

Kanımızca kanunda açıkça bu şekilde bir ifade yer

almakta ise suç ancak doğrudan kastla işlenebilir. Bu nedenle TCK m.

288’te düzenlenen bu suç olası kast ile işlenemez.

Aleni sözlü ya da yazılı beyan ancak kanunda belirtildiği üzere

yargı görevi yapanı, bilirkişiyi ve tanığı etkileme amacı taşımalıdır.

Bu şekilde sınırlı sayı doktrinde eleştirilmektedir. Bir görüşe göre bu

suçun soruşturma evresinde önemli bir rol oynayan adli kolluk ve

uzlaştırmacıyı da kapsamına alması gerekirdi.

35

Zira kolluk soruştur-

ma aşamasında delillerin toplanması bakımından önem arz eden faa-

liyetlerde bulunmaktadır. Aynı şekilde uzlaştırmacı da CMK m. 253

kapsamında faaliyette bulunmaktadır ve uzlaşma sağlandığı takdirde

kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilecektir. Üstelik CMK m.

253/10’a göre hâkimin davaya bakamayacağı haller ile reddi sebeple-

ri, uzlaştırmacı görevlendirilmesi ile ilgili olarak göz önünde bulun-

durulur. Yani uzlaştırmacının da tarafsızlığı ve önyargısızlığı önem

taşımaktadır. TCK m. 6’ya göre ise yargı görevi yapan teriminden yük-

sek mahkemeler ve adlî, idarî ve askerî mahkemeler üye ve hâkimleri

Cumhuriyet savcısı ve avukatlar anlaşıldığından kolluk ve uzlaştır-

macıyı etkilemek amacıyla sözlü ya da yazılı beyanda bulunmak adil

yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçunu oluşturmayacaktır. Diğer

yandan bu tür bir düzenlemenin gerekliliği de tartışılabilir. Zira adli

kolluk CMK m. 160/2’ye göre Cumhuriyet savcısının emri altındadır

ve CMK’da belirtilen çoğu faaliyetler için Cumhuriyet savcısının ya

da hâkimin kararı gerekmektedir (CMK m. 119/1, CMK m. 90/5 vs.).

Aynı şekilde uzlaştırmanın gerçekleşebilmesi için CMK m. 253/17’ye

göre Cumhuriyet savcısının, uzlaşmanın, tarafların özgür iradelerine

dayandığını ve edimin hukuka uygun olduğunu belirleyip, raporu

veya belgeyi mühür ve imza altına alması gerekmektedir. Dolayısıyla

uzlaştırmacının tarafsızlığı da denetlenmiş olmaktadır.

3. Hukuka Aykırılık Unsuru

Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçunun da tamamlanabil-

mesi için somut olayda bir hukuka uygunluk nedeni bulunmamalıdır.

34

İzzet Özgenç, Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara, Seçkin Yayıncılık,

2011, s. 276; Artuk, Gökcen, Yenidünya, a.g.e., s. 373.

35

Yener Ünver, Adliyeye Karşı Suçlar, Seçkin Yayıncılık, Ankara, 2010, s. 375.