Background Image
Previous Page  249 / 413 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 249 / 413 Next Page
Page Background

Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği’nin ...

248

veya huzurlu çalışmayı sağlamak için gerekli önlemleri almamak veya

huzuru bozacak hareketlere göz yummak veya bu çeşit hareketleri

tahrik, teşvik etmek veya desteklemek,

d)

Yönetimi ile birinci derece-

de sorumlu olduğu yerdeki makam veya resmi hizmete mahsus taşıtı

yasal sınırlar dışında kullanmak, kullandırmak veya kullanılmasına

göz yummak,

e)

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 42. maddesi

ve ilgili yönetmeliklere göre yıl sonunda verilmesi gereken çalışma ra-

porunu haklı bir sebep olmaksızın vermemekte direnmek veya kanu-

nun öngördüğü denetim işlerini yapmamak,

f)

Yazılı uyarıya rağmen

kurulları toplamamak,

g)

Yönetimi ile sorumlu olduğu birimin idare-

sinde ihmalde bulunmak veya mevzuatın verdiği görevleri gereğince

yerine getirmemek. Şeklindedir.

Ancak Danıştay İdari Davalar Kurulu Yönetim Görevinden Ayır-

ma Cezası ile ilgili kararında

10

Anayasanın 38.maddesinin ilk fıkrasında,

“Kimse kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz.” Denile-

rek” suçun yasallığı,” üçüncü fıkrasında da “ceza ve ceza yerine geçen güven-

lik tedbirleri ancak kanunla konulur.”denilerek, “cezanın yasallığı” ilkesi geti-

rilmiştir. Bu ilkelerin değerlendirildiği“Anayasa Mahkemesi Mahkemesi’nin

20/10/2011 günlü, E:2010/28, K:2011/139 sayılı kararında ise anayasada

öngörülen suçta ve cezada yasallık ilkesi, insan hak ve özgürlüklerini esas

alan bir anlayışın öne çıktığı günümüzde, ceza hukukunda temel ilkelerinden

birini oluşturmaktadır. Anayasanın 38. Maddesine paralel olarak Türk Ceza

Kanunun 2. Maddesinde yer alan suçta ve cezada kanunilik ilkesi uyarınca,

hangi eylemlerin yasaklandığı ve bu yasak eylemlere verilecek cezaların hiçbir

kuşkuya yer bırakmayacak biçimde yasada gösterilmesi, kuralın açık, anlaşılır

ve sınırlarının belli olması gerekmektedir. Kişilerin yasak eylemleri önceden

bilmeleri düşüncesine dayanan bu ilke ile temel hak ve özgürlüklerin güvence

altına alınması amaçlanmaktadır. Anayasa’nın 38. Maddesinde idari ve adli

ve cezalar arasında bir ayrım yapılmadığından disiplin cezaları da bu mad-

dede öngörülen ilkelere tabidir, denilmiştir. Anayasanın anılan hükümleri ile

aktarılan anayasa mahkemesi kararı gereğince, Yükseköğretim Kurumlarında

çalışan yönetici, öğretim elemanı ve memurlara uygulanacak disiplin suç ve

cezalarının da yasayla düzenlenmesi hukuken zorunludur.

” Şeklin de hü-

küm kurarak disiplin cezaların da mutlaka kanunla düzenlenmesi ge-

rektiğinin altını çizmiştir.

10

Dan. İ.D.K E.2011/2486, K.2012/1698 ,T. 05.11.2012, ,

www.sinerjimevzaut.com.tr

,

(10.10.2013 )