Previous Page  114 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 114 / 417 Next Page
Page Background

113

TBB Dergisi 2017 (132)

Ahu KARAKURT EREN

de tanımlanmaya çalışılmıştır. İlk unsur, gürültüyle ilgili kanunlarla

belirlenen yükümlülüklere aykırılıktır. Ancak hukukumuzda gürültü-

nün kontrol altına alınmasını sağlamaya yönelik olarak somut yüküm-

lülükler belirleyen (şekli anlamda) kanun bulunmamaktadır. Konuya

ilişkin yükümlülük içeren bir kanun yürürlüğe girinceye kadar yönet-

melik hükümlerinden hareketle ihlal edilen bir yükümlülük bulundu-

ğundan bahisle TCK’nın 183. maddesinde düzenlenen suçun oluştuğu

sonucuna varılamayacağı düşüncesindeyiz. Aksi yöndeki yaklaşımın

idarenin düzenleyici işlemle suç yaratamayacağı ilkesini dolanmayı

içerdiğini savunuyoruz.

TCK’nın 183. maddesinde tipe uygun eylemi sınırlandırarak ta-

nımlamak bakımından kullanılan

ikinci unsur

, gürültünün başka bir

kimsenin sağlığının zarar görmesine elverişli nitelikte olmasıdır. Bu

unsur açısından özellikle gürültüye neden olma suçunun soyut tehli-

ke suçunun bir türü olan potansiyel tehlike suçu olarak düzenlendi-

ğini vurgulanmak istiyoruz. Çünkü TCK’nın 183. maddesinde suçun

oluşması bakımından başka bir kişinin sağlığının zarar görmesine

ilişkin somut bir tehlikenin oluşması değil, somut bir tehlikeye yol

açsın ya da açmasın sadece neden olunan gürültünün başkalarının

sağlığının zarar görmesine elverişli nitelikte olması aranmıştır. Bu

durum ve sesin şiddeti azaldıkça gürültünün insan sağlığına etkile-

rinin artan oranda göreceli hale geldiği gerçeği bir arada değerlen-

dirildiğinde, başkalarının sağlığının zarar görmesine elverişli olan

– olmayan nitelikteki gürültü ayrımını yapmanın güç olduğu anla-

şılmaktadır. İfade edilen nedenle bu unsur, tipe uygun eylemi belir-

lilik ilkesiyle bağdaşacak şekilde tanımlamaya elverişli bir sınırlama

oluşturmamaktadır.

Yukarıda belirtilen hususların yanı sıra TCK’nın 183. maddesinde

tipe uygun eylem tarif edilirken neden olunan gürültünün kaynağına

dair bir sınırlama getirilmemiş olması, gürültüye neden olma suçunun

geniş tanımlanmasına yol açmıştır. Oysaki gürültüye neden olabilecek

eylemlerin çeşitliliği dikkate alındığında bu suçun çok geniş kapsamlı

tanımlanması, ceza hukuku yoluyla sosyal yaşama ve kişi özgürlükle-

rine orantısız olarak müdahalede bulunulması riskine sebebiyet vere-

bilir.