Previous Page  642 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 642 / 685 Next Page
Page Background

641

TBB Dergisi 2017 (133)

Sinan MİSİLİ

Sigortacının kendi

âkidi

olan tüketici niteliğindeki sigorta ettire-

ne aralarındaki sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücu davasında

görevli mahkemenin TKHK’nın yürürlüğe girmesinden sonra gerçek-

leşen olaylarda artık Tüketici Mahkemeleri olduğu anlaşılmaktadır.

Tüzel kişinin tacir olduğu hallerde, ruhsatta yer alan tacir tüzel kişi

ile bu araç için sigortacı ile trafik sigorta sözleşmesi yapıldığında, bu

sözleşmeye dayalı sigortacının sigorta ettirene açacağı rücu davasında

görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olmalıdır.

Rücu hakkının doğduğunu ve ilgili maddelerde sayılan hallerin

mevcut olduğunu ispat yükü sigortacıya aittir.

Sigortacının sigortalısına rücu davası zamanaşımı onun zarar gö-

ren üçüncü kişilere zorunlu trafik sigortası sözleşmesi gereği yaptığı

ödeme tarihinden başlayarak iki yıl ve 1482‘nci madde hükmü gere-

ğince rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren on yıl geçmekle zama-

naşımına uğramaktadır.

KTK md. 95/2’ye dayanılarak çıkarılan KMAZMSS Genel

Şartları’nda düzenlenen rücu hakkına dayalı bu dava ancak sigorta-

cı tarafından açılabilir. KTK md. 95/2’ye dayanılarak çıkarılan trafik

sigortası genel şartlarında düzenlenen rücu hakkına dayalı bu dava

sigortacı tarafından ancak kendi

âkidi

ne karşı yöneltilebilir. Böylece

sigortacı kendi tazminat yükümlülüğünü kaldıran veya azaltan halleri

kendisine başvuran zarar gören üçüncü kişilere karşı ileri süremeye-

cek, ancak kendi sigorta ettirenine karşı ileri sürebilecektir. Bir kimse

hem sigorta ettiren ve hem de sigortalı ise sigorta hukukuna dair me-

tinlerde o kimseden sigortalı değil de, sigorta ettiren olarak bahsetmek

sigorta hukuku anlamında daha uygundur. Sigortacının kendi

âkidi

ise sigorta ettirendir. Öyleyse bu davanın davalısı ancak sigorta ettiren

olabilir. KMAZMSS Genel Şartlarında ‘sigortalı’ ifadesi yerine sigorta

hukukuna uygun olan ‘sigorta ettiren’ ifadesi kullanılmalıdır.

KTK gereğince araç işleten araç üzerinde fiili hakimiyet icra eden

ve aracı yararı, masrafları ve rizikosu kendisine ait olmak üzere kul-

lanan kimsedir. Yürürlükteki KMAZMSS Genel Şartları C.4’e göre ise

sigortalının (araç işletenin) değişmesi ile sigorta sözleşmesi eski işleten

bakımından devir anında sona ererken, değişim tarihten itibaren 15

gün süresince herhangi bir işleme gerek kalmaksızın ve prim öden-