

65
TBB Dergisi 2018 (134)
İpek Sevda SÖĞÜT
engellenmesi söz konusu olabileceğinden; en kısa zaman içerisinde
embiyonik kök hücre çalışmalarına ilişkin durumun, bir hukuki ze-
mine oturtulması gerekmektedir.
85
Zira böylesine tartışmalara yol açan
konularda, kılavuz, genelge ve yönetmelik çerçevesinde düzenleme
yapmak, iç hukukumuz açısından bağlayıcı ve kanun gücünde olan
Avrupa İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesinin, pek çok hükmünde
sıklıkla tekrarladığı “kanun” ifadesi ile olması gereken normatif dü-
zenleme türüne aykırılık teşkil eder.
Bu hususun dışında, ilgili düzenlemelere aykırı davranılması ha-
linde, bu hususlara ilişkin düzenlemeler, kanun düzeyinde olmadı-
ğından, öngörülecek yaptırım idari nitelikte olacaktır. İlgili hukuka
aykırılık, TCK’nun ilgili hükümlerine göre bir suç tipine uygunluk
sağlamadığı sürece de, cezai bir yaptırım uygulanması söz konusu ol-
mayacaktır.
Sonuç
Embriyonun hukuki statüsünün; embriyonik kök hücre araştırma-
ları ve diğer pek çok biyotıp uygulaması açısından açıklığa kavuşturul-
ması gerekmektedir. Günümüz hukuk sistemlerine göre, embriyonun
hukuken kişi ya da eşya olarak nitelendirilmesi ikileminde kalındığı
görülmektedir. Embriyonun kişi olarak kabul edilmemesi, insan olma
potansiyeline sahip bir canlı olarak, üstünde her türlü hukuki tasarruf-
ta bulunulabilecek bir eşya olarak kabul edilmesine yönelik görüşleri
de beraberinde getirmektedir. Bu yöndeki görüşler ise, embriyonun
ahlaki statüsü konusundaki tartışmalar da dikkate alındığında, temel
etik değerler ve insan onuru temelli insan hakları yaklaşımı ile karşı
karşıya gelecektir. Diğer taraftan, embriyonun, doğmuş kişilerle huku-
ken eşit bir statüye kavuşturulması da embriyo üzerindeki tüm araş-
tırmaların yasaklanmasına ve gerçekte özerkliği bulunmayan embri-
yonun, özerkliğinin kabulüne sebep olacaktır. Böyle bir ikilem içinde
yapılması gereken, biyotıp alanındaki güncel gelişmelere uygun, emb-
riyonik kök hücre çalışmaları gibi, hastalıkların tedavisinde umut kay-
nağı olabilecek uygulamalara cevaz verecek şekilde, yeni bir hukuki
nitelendirme yapılmasıdır.
85
Ayrıntılı bilgi için bkz. Eşitli s. 210 vd.