

127
TBB Dergisi 2017 (özel sayı)
Burcu ERDİNÇ
ve erkek olarak gösterdikleri biyolojik ve fizyolojik farklılıklar değil;
2
toplum hayatında kadın ve erkeklere yüklenen roller arasındaki farklı-
lıklar ve bu rollere göre yaratılan eşitsizlikler tartışma konusunu oluş-
turmaktadır.
Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlama, toplumsal yaşam düzeninin
ve insan haklarına saygının temel gereğidir. İnsan hakları, her daim
eşitlik fikri üzerine temellenmiştir. İnsanlar arasında hiçbir ayrım gö-
zetmeksizin eşitliğin sağlanması, insan hakları belgelerinin özünde
yer almaktadır. Örneğin İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne göre;
bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar (Mad-
de 1). Bildirge ile ilan olunan bütün hak ve özgürlüklerden herkes, ırk,
renk, cinsiyet, dil, din, siyasal veya başka bir görüş, ulusal veya sosyal
köken, mülkiyet, doğuş veya herhangi başka bir ayrım gözetmeksizin
yararlanabilir (Madde 2).
3
Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin
Uluslararası Sözleşme
’ye
göre;
Sözleşmeye taraf devletler, Sözleşmede
belirtilen hakların ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka fikir,
ulusal ya da toplumsal köken, mülkiyet, doğum ya da başka bir statü
bakımından herhangi bir ayrım gözetilmeksizin uygulanmasını taah-
hüt ederler (Madde 2).
4
İnsan haklarına ilişkin belgeler, herhangi bir
ayrım gözetilmeksizin içerdikleri haklardan yararlanılmasını düzen-
lemektedir.
Kadın-erkek eşitliği konusunu yerel yönetimler bağlamında ele al-
mamızın sebebi, yerel yönetimlerin daha demokratik olması ve yüksek
katılımcılığa imkân vermesiyle eşitliği sağlamada kilit bir konumda
yer almasıdır. Anayasamıza göre, yerel yönetimler, bir diğer adlandır-
mayla mahalli idareler; il, belediye veya köy halkının mahalli müşte-
rek ihtiyaçlarını karşılamak üzere kuruluş esasları kanunla belirtilen
04.12.2017.
2
Biyolojik farklılık, kendi başına eşitsizlik ilişkisi içermeyen bir farklılıktır; ancak
bu farklılık toplum ve kültür içinde eşitsiz ve hatta hiyerarşik bir farklılığa dönü-
şerek toplumsal cinsiyet kavramlarını yaratmakta ve eşitsizlikler oluşturmaktadır.
Bkz. Fatmagül Berktay, Kadınların İnsan Haklarının Gelişimi ve Türkiye, İstanbul
Bilgi Üniversitesi Sivil Toplum Kuruluşları Eğitim ve Araştırma Birimi, Sivil Top-
lum ve Demokrasi, Konferans Yazıları No: 7, 2004, s. 2 vd.
http://stk.bilgi.edu.tr/media/uploads/2015/02/01/berktay_std_7.pdf, Erişim Tarihi: 04.12.2017.
3
https://www.tbmm.gov.tr/komisyon/insanhaklari/pdf01/203-208.pdf, Erişim
Tarihi: 20.04.2017.
4
https://www.tbmm.gov.tr/komisyon/insanhaklari/pdf01/83-93.pdf,
Erişim
Tarihi: 20.04.2017.