

265
TBB Dergisi 2017 (özel sayı)
E. Tuncay Senyen KAPLAN
etkisi dikkate alınarak ihlâlden sorumlu olan kamu kurum kuruluşları,
kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, gerçek kişiler ve özel
hukuk tüzel kişileri hakkında bin Türk Lirasından on beş bin Türk Lira-
sına kadar idari para cezası uygulanacağı öngörülmüştür. 2. fıkrada ce-
zaya esas ayrımcı uygulamaya kusuruyla sebebiyet veren kamu kurum
ve kuruluşlarında görev yapan memurlara ve diğer kamu görevlileri
ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında görev yapanlara,
hakkında idari para ceza uygulanan kamu kurum, kuruluşları ve meslek
kuruluşlarının rücu hakkı düzenlenmiştir. 5. fıkraya göre bu Kanun’a
göre verilen idari para cezaları tebliğinden sonra bir ay içinde ödenecek-
tir. 6. fıkraya göre ise, bu Kanun’da hüküm bulunmayan hallerde idari
yaptırımlara ilişkin olarak Kabahatler Kanunu uygulanacaktır.
3. Cezai Yaptırımlar
Türk Ceza Kanunu’nun 122 ve 105. maddelerinde ayrımcılığa iliş-
kin cezai yaptırımlar öngörülmüştür. TCK’nın “İş ve Çalışma Hürri-
yetinin İhlali”ne ilişkin 122. maddesine göre, “Kişiler arasında dil, ırk,
renk, cinsiyet, engellilik, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep fark-
lılığından kaynaklanan nefret nedeniyle bir kişinin işe alınmasını en-
gelleyen kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır”.
Yine bir ayrımcılık durumu olan cinsel taciz halinde TCK m. 105’e
göre ise, “Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında,
mağdurun şikâyeti üzerine üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya
adli para cezasına hükmolunur (fıkra 1). Bu fiiller; hiyerarşi hizmet
veya eğitim ve öğretim ilişkisinden ya da aile içi ilişkiden kaynaklanan
nüfuzun kötüye kullanılması suretiyle ya da aynı işyerinde çalışma-
nın sağladığı kolaylıktan yararlanılarak işlendiği takdirde, yukarıda
ki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında arttırılır. Bu fiil nedeniyle
mağdur işi bırakmak veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise, ve-
rilecek ceza bir yıldan az olamaz”.
4. İspat Yükü
İş Kanunu’nun 5. maddesinin son fıkrasına göre “20 nci madde
hükümleri saklı kalmak üzere işverenin yukarıdaki fıkra hükümleri-
ne aykırı davrandığını işçi ispatla yükümlüdür. Ancak işçi bir ihlâlin
varlığı ihtimalini güçlü bir biçimde gösteren bir durumu ortaya koy-
duğunda işveren böyle bir ihlâlin mevcut olmadığını ispat etmekle yü-
kümlü olur.”.