

490
Feminist Hukuk Teorisinde Metodoloji
sahip olmayanların bakış açısını görünür kılmak için daha büyük bir
özeni gerektireceğini belirtmektedirler.
43
Hukuki uslamlama, değişik amaçlarla birçok bağlamda ve birçok
anlamda kullanılmıştır. Pratik düşünmenin klasik Aristo modelinin
bazı yönleri ile “ötekinin” bakış açısını göz önünde bulundurma ve
tanımlama üzerine odaklanan bir feminist anlayışı birbirine bağlamak
için yapılan kullanım bunlardan yalnızca bir tanesidir. Feminist pratik
uslamlama, pratik uslamlamanın geleneksel modeli üzerine inşa edil-
miştir. Kadın soruları sorma da dâhil olmak üzere diğer feminist me-
totlar içinde belirtilen eleştirileri ve değerlendirmeleri katarak bunu
gerçekleştirmektedir. Pratik uslamlamanın klasik açıklaması, normla-
rını belirttiği toplumun yasallığını doğal karşılamaktadır. Bu nedenle,
esas olarak muhafazakârlığa yönelmektedir. Feminist pratik uslam-
lama, toplum için kurallar aracılığıyla konuşma iddiasında olanların
normlarının yasallığına karşı çıkmaktadır. Hukuki uslamlamanın hiç-
bir biçimi, doğal olarak geçmişten ve toplumun normlarından bağım-
sız olamamaktadır. Çünkü hukuk, daima değerlerin ve pratiğin bağ-
lamında yapılanmaktadır. Feminist pratik uslamlama, diğer hukuki
uslamlama biçimlerinden farklılık göstermektedir. Feminist pratik us-
lamlama hukuki problemlerin çok geniş bir alanına uygulanmaktadır.
Varolan hukuk kurallarının ve ilkelerinin içindeki toplumsal cinsiyet
dışlamalarına dair kavrayışların açığa çıkarıldığı belirgin anlamlara da
sahiptir.
44
Anglo-Amerikan yargı sistemi tarihi boyunca, hukukun dilbilimi-
nin temeli daima erkek olmuştur: Beyaz, eğitimli, ekonomik olarak ge-
lişmiş erkek. Erkekler hukuku şekillendirmişlerdir, tanımlamışlardır,
yorumlamışlardır; hukuka, dünyayı ve kendileri dışında diğer insan-
ları kavrayışları ile uyumlu anlam vermişlerdir. Hukukun erkekleri
kendi hayallerindeki hukuku tanımladıkları zaman “
öteki”nin
sesini ve
anlamını marjinalleştirmişler ve dışlamışlardır. Hukuk, kabul edilen
diğer tüm akademik disiplinlerle birlikte, uslamlamanın yalnızca bir
biçimini övmüş ve yalnızca bu biçimi us olarak adlandırmıştır. Huku-
kun erkekleri sosyal iktidara sahiptirler ve “ötekinin” kavranılmasına
ve yarışan terimlere dair çok fazla endişe etmelerine gerek yoktur. Dil-
43
Bartlett, a.g.e., s.553
44
Bartlett, a.g.e., s.554