

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Medeni Usul Hukukumuza Getirdiği Yeni Düzenlemeler
340
nün kısmen veya tamamen yitirilmesine yahut kişinin ölümüne bağlı
maddi ve manevi zararların tazminine ilişkin davalara asliye hukuk
mahkemeleri bakar. İdarenin sorumluluğu dışında kalan sebeplerden
doğan aynı tür zararların tazminine ilişkin davalarda” asliye hukuk
mahkemesi görevli olacak ve HMK hükümleri uygulanacaktır.
Bu talepler artık idari (veya askeri idari) yargıda tam yargı dava-
sı olarak değil, tazminat davası olarak asliye hukuk mahkemesinde
görülecektir. Bu sayede ölüm veya vücut bütünlüğünde ötürü zarar
gören kişilerin idari yargı ile adli yargıda farklı yargılama usulüne tabi
olmaları ve hatta farklı tazminat alabilmeleri önlenmek istenmiştir
4
.
HMK m. 4’e göre sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun de-
ğer veya tutarına bakılmaksızın aşağıdaki davalara bakacaktır:
a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İf-
las Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hüküm-
ler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da
dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu
davalara karşı açılan davaları,
b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklı-
ğın giderilmesine ilişkin davaları,
c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yö-
nelik olan davaları,
ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh
hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları görürler.
Önceki Kanun’dan farklı olarak kira ilişkisinden doğan alacak da-
vasının mutlaka tahliye akdi feshi ya da kira bedelinin tespiti dava-
4
Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s. 109; Zarara neden olan eylem ya da işlemin şahsi
kusurdan mı yoksa hizmet kusurundan mı kaynaklandığı biçimindeki ayırım ve
tartışma ortadan kaldırılmış bu sayede zarar gören kişinin bu nedenle yıllarca adli
yargı ile idari yargı arasında hangi yargının görevli olacağı konusundaki tered-
dütler nedeniyle yıllarca süren uğraşı vermesi önlenmiştir .. İnsan zararları dışın-
da kalan maddi zararlar için idari eylem veya işlemden doğan zararlar için idari
yargıda tam yargı davası açmak gerekecektir. Örneğin idarenin bir aracı tarafın-
dan evinde otururken zarar gören kişi, yaralanması sebebiyle maddi veya manevi
tazminat davasını asliye hukuk mahkemesinde açacak buna karşılık evinin zarar
görmesi nedeniyle uğradığı zararı için idari yargıda tam yargı davası açması gere-
kecektir (Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s. 110).