Background Image
Previous Page  88 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 88 / 465 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2011 (97)

Mustafa Talat KUTLU

87

hukuksal aktörlerin resmileştiği ve bir otoritenin yanıbaşında örgüt-

lenerek konum aldığı kamusal oluşumlarda adalet bu otoriteye sahip

olanın kanısına göre biçimlenir. Bu kanının varoluşunu belirleyen ana

ilke de iktidarın maddi ve manevi iradesine içkin yalın çıkarlardır.

30

Bu çıkarlar insandan, bireyden ve yurttaştan çok iktidara aittir; huku-

kun bu gerçeği karşısında romantizm son bulur.

HUKUKSAL ROMANTİZMİN YADSINMASI

31

Hukuksal mücadelenin gerçekte romantik bir tarafı yoktur. Ancak

hukuk mücadelesi romantik öncüller yoluyla

“kahramanca yanılsama-

lar”

üzerine kurulabilir. Hukukun romantik söylemi ütopik soyutla-

malarla varlık kazanırken aslında somut hakları görünmez kılar. Hak

mücadelesi kanlı, can yakan acı bir deneyimi ve süreci deyimler ve

gösterir. İnsanın hukuk-haklar mücadelesi tarihi kanla yazılıdır. Bu

gerçeklik aynı zamanda yandaşlarla karşıtların, dostlarla düşmanların

sonsuz çatışma, çarpışma ve zorunlu uzlaşmasını da dile getirir. Ege-

menden-güçlüden koparılan tavizlerin adıdır hukuk-haklar.

Hukuk, aynı zamanda egemenin-vasinin-sahibin-güçlünün koyduğu

kurallardan oluşan, egemenin resmi olarak dikte ettiği belirlenmiş amaçlar

güden zihniyet algılamaları ve bunu yaşama aktaran resmi-kamusal kurum-

laşmanın da adıdır.

32

Bunu sağlamak için adliye örgütlenmesi devletin

ideolojik aygıtı olarak yapılandırılır.

33

Adliye aygıtı, tepesinde özel-

likle oluşturulan bürokratik mekanizmanın güdümünde işletilir. Bü-

rokratik mekanizmanın amacı, açık veya kapalı otoriter ve resmi hi-

yerarşiler ağı kurarak hakkın dağıtımını, hukuksal yorumu denetimi

30

Mustafa Erdoğan;

“Hikmet-i Hükümet”

ten Hukuk Devletine Yol Var mı? Doğu Batı

Dergisi, Sayı: 13, 2000-01, s.45 vd..;

“... Çevrebilimsel bunalım ile toplumsal bunalımın

aynı felâketin iki yüzü olduğunu anlamak zorundayız. Bu felâket sadece yönetici sınıfların

ayrıcalıklarının sürmesini amaç edinmiş olan iktidar sistemi tarafından uygulamaya

koyulmuştur.”

; Hervé Kempf; Zenginler Dünyamızı Nasıl Mahvediyor, Epos, Çev.

İsmail Kılınç, Ankara 2010, s.33.

31

Örnek olaylar ve süreç için bkz. Orhan Gazi Ertekin; Yargı Meselesi Hallolundu,

Epos, 3. Baskı, Ankara 2011.

32

Kendiyle çelişik romantik karşıt öncül olarak,

“Ordu, polis ve adaleti içeren Devlet

çarkı, bir sınıfın bir başka sınıfı ezmek için kullandığı araçtır”

Mao Zedung’dan

aktaran, Vergés, s.9.; Maocu çelişkinin vurgusu için Ian Buruma, Avishai Margalit;

Garbiyatçılık, Düşmanlarının Gözünde Batı, YKY, Çev. Güven Turan, İstanbul

2009, s.38.

33

Can, s.97 vd..