Background Image
Previous Page  288 / 537 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 288 / 537 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (101)

Selami TURABİ

287

Hatanın bilmemek veya yanlış bilmekten ibaret iki görünüm şek-

li söz konusudur

41

. Yanlış tasavvurun bağlantı noktasına (konusuna)

göre hatanın çeşitli türleri vardır ve bunların hukuki sonuçları da bir-

birinden farklıdır. Yanlış veya eksik tasavvur kastı ortadan kaldırabi-

lir, sadece kusur bakımından önem taşıyabilir veya cezalandırılabilir-

lik bakımından tamamen önemsiz de olabilir. Hata tipikliğin maddi

şartlarına (suçun maddi unsurlarına) ilişkin ise, bu hata, kast üzerinde

etkili olan bir hatadır. Buna karşılık hata tipikliğin hukuki değerlendir-

mesine (tipikliğin hukuki sonuçlarına) ilişkin ise, bu hata kusurluluk

üzerinde etkilidir

42

.

Buna göre hatayı, kastı ortadan kaldıran hata ve kusurluluğu et-

kileyen hata olmak üzere ikiye ayırabiliriz. Suçun maddi unsurlarında

(m. 30/f. 1), suçun nitelikli unsurlarında (m. 30/f. 2), hukuka uygun-

luk sebeplerinin maddi şartlarında (m. 30/f. 1, 3) hata halleri, kastı

kaldıran hata halleridir. Kusurluluğu ortadan kaldıran veya azaltan

sebeplerin maddi şartlarında hata (m. 30/f. 3) ile haksızlık yanılgısı

(yasak hatası) (m. 30/f. 4) ise, kastı kaldırmayıp, sadece kusurluluk

bakımından önem taşıyan hata şekilleridir. Bunlar, kanun koyucunun

“hata”

başlıklı 30’uncu maddede düzenlemiş olduğu hata türleridir.

Bu ayrıma kastı kaldıran hata türü olarak, hukuka uygunluk sebeple-

rinin sınırındaki yanılgıyı da eklemek gerekmektedir. Böylelikle yeni

kanunun sisteminde kastı kaldıran dört hata türünün bulunduğu so-

nucu ortaya çıkmaktadır

43

.

Suçun maddî unsurlarında hataya ilişkin düzenlemenin birin-

ci fıkrada yer aldığı görülmektedir. Kast, suçun kanuni tanımındaki

maddî unsurların bilerek ve istenerek gerçekleştirilmesidir. Bu unsur-

lara ilişkin bilgisizlik, eksik veya yanlış bilgi sahibi olunması durumu

ise, maddî unsurlarda hata olarak adlandırılır. Böyle bir hata kastın

varlığına engel olur. Örneğin, kişi başkasına ait bir malı kendisinin

zannıyla kırması yoluyla imha etmesi eyleminde failin bilgisi gerçe-

ğe uysaydı, işlediği fiil haksızlık teşkil etmeyecekti. Bu nedenle hata

hâlinde kasten işlenmiş bir suçtan söz etmek mümkün değildir.

41

KOCA, Mahmut- ÜZÜLMEZ, İlhan; Hukuka Uygunluk Sebeplerinde Sı-

nırın Aşılması (TCK. m. 27)

EÜHFD, C. XI, S. 1–2 (2007), s.

42

42 KOCA - ÜZÜLMEZ, s.42

43 KOCA - ÜZÜLMEZ, s.42