

TBB Dergisi 2012 (101)
Nilüfer BORAN GÜNEYSU
41
mıştır. Öğretide ihtiyatî haciz kararının icra takip işlemi niteliği tar-
tışılmıştır.
39
Ancak bu tartışma, genel mahkemelerin icra organı olup
olmadığından ziyade, bu kararın icra takibini ilerletmeye yönelik olup
olmadığı noktasında toplanmaktadır. Genel mahkemelerin yardımcı
icra organı olarak kabul edilmesinden hareketle, genel mahkemelerin
icra hukukuna yönelik kararları, diğer unsurları da taşıması şartıyla
icra takip işlemi olarak kabul edilmelidir.
Türk hukukunda genel mahkemelerde icra hukukuna ilişkin ola-
rak itirazın iptali, menfî tespit ve istirdat davaları incelenmektedir. Bi-
lindiği üzere itirazın iptali
40
, alacaklı tarafından itirazı hükümden dü-
şürmek için genel mahkemelerde açılan bir davadır. Mahkeme yaptığı
tahkikat sonunda, borçlunun borçlu olduğu kanaatine varırsa, itirazın
iptaline karar verir. Bu karar, fer’i icra organı olan genel mahkeme-
lerce ve borçluya karşı verilmektedir. İtirazın iptali kararı ile alacaklı,
durmuş olan icra takibine devam edip haciz yapılmasını isteyebilir.
Bu anlamda itirazın iptali kararı, alacaklıyı alacağını tahsili amacına
yaklaştırır. Bu nedenle itirazın iptali kararı, bir icra takip işlemidir.
Mahkeme, tahkikat sonunda, takip konusu alacağın mevcut olmadığı
kanısına varırsa, itirazın iptali davasını reddeder. İtirazın iptali davası-
nın reddine yönelik karar ise, icra takip işlemi değildir. Zira bu kararın
kesinleşmesi ile alacaklının başlattığı takip iptal edilecektir. Bu karar,
alacaklıyı alacağına yaklaştırmamakta, aksine takibin iptaline neden
olmaktadır. İcra takip işleminin unsurlarını taşımayan bu karar, icra
takip işlemi olarak değerlendirilemez.
Menfî tespit davası ise, borçlu tarafından alacaklıya karşı açılan
bir davadır.
41
İcra takip işleminin unsurlarından biri olan
“borçluya kar-
şı yapılma”
şartını taşımamaktadır. Bu nedenle menfî tespit davasının
kabulü kararı, icra takip işlemi niteliğinde değildir. Menfî tespit da-
vasının reddi, yani alacaklı lehine sonuçlanması durumunda, borcun
varlığı kesin bir hükümle tespit edilmiş olur. Daha önce borçlu lehine
ihtiyatî tedbir kararı verilmişse, bu karar ile ihtiyatî tedbir kalkar ve
alacaklı takibe devam edebilir. Bu anlamda menfî tespit davasının red-
di kararı, bir icra takip işlemidir.
39 Ayrıntılı bilgi için bkz. aşa. 3.
40 Ayrıntılı bilgi için bkz. Özkan Yönel, İcra İflâs Hukukunda İtirazın İptali Davası,
Ankara 2004.
41 Kuru Baki/Budak Ali Cem,
Tespit Davaları,
2. Bası, İstanbul 2010.