

İcra Takip İşlemleri
42
Cebri icra tehdidi altında, borcu olmayan bir parayı ödemek zo-
runda kalan borçlu, ödediği paranın geri verilmesi için istirdat davası
açabilir (m. 72, VI, VIII). İstirdat davası niteliği gereği takip sona er-
dikten sonra açılan bir davadır. Bu nedenle ilgili karar, icra takibinin
ilerlemesini sağlama ve alacaklının alacağına yaklaşma unsurlarını ta-
şımaz. İstirdat davası ile icra takip işleminin unsurları bağdaşmadığın-
dan bu karar, icra takip işlemi olarak nitelendirilemez.
Bize göre, genel mahkemelerce icra hukukuna ilişkin verilen ka-
rarlar, icra takip işleminin unsurlarını taşımak şartıyla icra takip işlemi
olarak nitelendirilebilir. Genel mahkemelerce verilen bu kararlar, icra
takip işlemi olarak nitelendirilirse, bu kararın verilmesi ile alacağın
tâbi olduğu zamanaşımı kesilecek ve tatil-tâlik hallerinde söz konusu
kararlar verilemeyecektir. Genel mahkemelerce icra işlerine ilişkin ve-
rilen bu kararların icra takip işlemi olarak nitelendirilmesi durumunda
zamanaşımı konusu nasıl halledilecektir?
Tespit davasının maddî hukuk açısından önemli sonuçlarından
biri zamanaşımının kesilmesidir. Ancak zamanaşımı müspet tespit
davasının açılmasıyla kesilirken, menfî tespit davasının açılmasıyla
zamanaşımı kesilmez. Zira zamanaşımının kesilebilmesi için alacak-
lının, kanunda öngörülen bir harekette (BK m. 133/2, yeni TBK m.
154) bulunması gerekir. Bilindiği üzere menfî tespit davası, alacaklı
tarafından değil, aksine borçlu tarafından açılmaktadır. Bu nedenle
menfî tespit davasının açılması ile zamanaşımı kesilmiş olmaz. Menfî
tespit davası ile zamanaşımının kesilmesi için davalı durumundaki
alacaklının kanunun öngördüğü bir harekette bulunması yani ala-
caklının yazılı veya sözlü olarak menfî tespit davasına cevap vermesi
gerekir.
42
İtirazın iptali davası, takip hukuku bakımından özel bazı
sonuçlar doğuran bir alacak davasıdır. Özkan, itirazın iptali davası
açısından zamanaşımının kesilmesini, dava dilekçesinin mahkemeye
verilmesiyle değil, alacaklının takip talebinde bulunması ile gerçek-
leştiğini belirtmektedir.
43
Borçlar Kanunu’nun 136. maddesine göre (Yeni TBK m. 157), bir
dava veya def’i ile kesilmiş bulunan zamanaşımı, dava süresince iki
tarafın yargılama ile ilgili her işleminden veya yargıcın her emir ve
42 Ayrıntılı bilgi için bkz. Kuru/Budak, s. 312-324.
43 Özkan, s. 153-154.