

TBB Dergisi 2012 (102)
Ufuk ÜNLÜ
325
26. 09. 2004 tarihli, 5272 sayılı yeni TCK
2
nın tanımlar başlıklı 6.
maddesinin 1/c fıkrasında
“Kamu görevlisi deyiminden; kamusal faaliye-
tin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir surette sü-
rekli, süreli veya geçici olarak katılan kişi… anlaşılır”
denilmiş, mülga 765
sayılı eski TCK
3
nın 279. maddesinde
“Devamlı veya muvakkat surette teş-
rii, idari veya adli bir amme vazifesi gören Devlet veya diğer her türlü amme
müesseseleri memur, müstahdemleri; devamlı veya muvakkat, ücretsiz veya
ücretli, ihtiyari veya mecburi olarak teşrii, idari veya adli bir amme vazifesi
gören diğer kimseler memur sayılır”
ifadesiyle,
“kamu görevi”
ve
“kamu
hizmeti”
bağlamında tanımlama yapılmıştır.
Görüldüğü üzere, eski TCK’da ait memur kavramının yerini, yeni
TCK’da kamu görevlisi kavramı almıştır. Yeni yasanın, Anayasanın
129. maddesinde yazılı
“kamu görevlisi”
deyimiyle bir paralelliği amaç-
ladığı anlaşılmaktadır. Yeni TCK’daki madde gerekçesine göre, kişinin
kamu görevlisi sayılması için yegâne ölçüt gördüğü işin bir
“kamusal
bir faaliyet”
olmasıdır. Kamusal faaliyet ise Anayasa ve kanunlarda be-
lirlenmiş olan usullere göre verilmiş olan bir siyasal kararla, bir hizme-
tin kamu adına yürütülmesidir.
657 sayılı DMK
4
nın 4. maddesine göre;
“mevcut kuruluş biçimine
bakılmaksızın, devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince genel idare esaslarına
göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerini ifa ile görevlendirilenler, bu
kanunun uygulanmasında memur sayılır. ”
Anayasada memurların yerine getirecekleri görevlere ilişkin genel
tarifler ile DMK’da yer alan memur tanımının birbirine tezat teşkil et-
tiğini söylemek güçtür. Ancak, yeni TCK’nın kamusal faaliyetleri ka-
payan kamu görevlisi kavramı, suç ve ceza ile korunmak istenen kamu
düzeninin daha geniş bir tanım gerektirmesinden kaynaklanmaktadır.
Örneğin belediye encümen üyesi DMK’ya göre memur değildir, ancak
yeni TCK’ya göre memur sayılabilir. Bu kimsenin görevine aykırı bir
iş nedeniyle alacağı para rüşvet olarak değerlendirildiğinde, kişinin
memur olmadığı savunmasını önleyebilmek açısından böyle bir dü-
zenleme yapılmıştır.
2
RG, 12. 10. 2004, s. 25611.
3
RG, 13. 03. 1926, s. 320.
4
RG, 23. 07. 1965, s. 12056.