Background Image
Previous Page  130 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 130 / 465 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (103)

Mehmet NAR

129

lığının arttırılması hedeflenirken diğer taraftan da bu tür hizmetlerin

gerçekleştirilmesinde; yap (Y), yap-işlet (Yİ), yap-işlet-devret (YİD)

gibi üretim modellerine ağırlık verilmesi amaçlanmıştır. Bu şekilde

kamusal kaynakların payı azaltılırken, altyapı ve ileri teknoloji gerek-

tiren alanlarda özel kesimin payının arttırılması hedeflenmiş, benzer

ülke örneklerinde görüldüğü gibi ülkemizde de hukuki alanda düzen-

lemelere gidilmiştir. Bu amaçla

1982 tarih ve 2675 sayılı

Milletlerarası

Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanunun (MÖHUK) yü-

rürlüğe girmesiyle, yabancı hakem kararlarının tenfizi ve tanınmasına

ilişkin usuller de mevzuatımıza girmiştir.

1984 tarih ve 3096 sayılı Kanun

ile Türkiye Elektrik Kurumu dı-

şındaki kuruluşların elektrik üretimi, iletimi, dağıtımı ve ticareti ile gö-

revlendirilmesi hakkındaki usuller ihdas olunmuştur. Akabinde

1988

tarih ve 3465 sayılı Kanun

ile Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM)

dışındaki kuruluşlarca (sermeye şirketlerince) otoyollar ve üzerindeki

bütün tesislerin yapımı, bakımı, işletilmesine ve süresi sonunda KGM

devrine olanak sağlayan kanun oluşturulmuştur. Bu kanuna bütünlük

kazandırmak amacıyla

1994 tarih ve 3996 sayılı Kanun

ile Bazı Yatırım

ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması

Hakkında Kanun oluşturulmuştur. Bu sayede köprü, baraj, haberleş-

me, elektrik, madencilik, fabrika, kirliliğini önleyici yatırımlar, otoyol,

demiryolu, sivil amaçlı deniz, hava alanları ve limanlar gibi benzeri

yatırım ve hizmetlerin; yerli-yabancı sermaye şirketlerince

özel hukuk

sözleşmeleri

kapsamında

yerine getirilmesi, yaptırılması, işletilmesi,

devredilmesi ve bu sözleşmelerde

tahkim mekanizmasına yer verilmesi

mümkün hale gelmiştir. Ancak söz konusu düzenlemeler Anayasa

Mahkemesi’nce iptal edilmiştir.

İptal gerekçesinde bu tür hizmetlerin kamu hizmeti olduğu, en

geniş tanıma göre kamu hizmetlerinin: devlet ya da diğer kamu tüzel

kişileri tarafından ya da bunların gözetim ve denetimleri altında, genel

ve ortak gereksinimleri karşılamak, kamu yararı ya da çıkarını sağ-

lamak için yapılan ve topluma sunulmuş bulunan sürekli ve düzen-

li etkinlikler olduğu ifade edilmektedir. Bu neviden işler özel kişilere

gördürülecekse imzalanan sözleşmenin idari sözleşme yani kamu hiz-

meti imtiyaz sözleşmesi olduğu dolayısıyla yerli ve yabancı firmalara

yani özel hukuk kişisine imtiyaz sağladığı yukarıda bahse konu yasal

düzenlemelerin bu gerçeği ortadan kaldırmayacağı, düzenlemelerdeki