Background Image
Previous Page  129 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 129 / 465 Next Page
Page Background

Tahkimin Kamu Hizmetlerine Uygulanma Sorunsalı ve Olası Sonuçları

128

mazlıkların çözümüne imkan tanıyan mekanizmaların kolektif bir ifa-

desidir. Şekil 1’ de görüldüğü gibi uyuşmazlıkların çözümünde yelpa-

zenin karşıt uçları arasında pazarlık ve karar unsurları yer almaktadır.

Yürürlükteki hukuk kapsamında devlet yargısına şema kapsamında

yer verilse de konu temelde bu yapının ana formu olan arabuluculuk

ve tahkim yöntemleri üzerine yoğunlaşmaktadır. Özellikle söz konusu

mekanizmanın 1970 ve 1980’lerde akademik literatür içerisinde büyük

bir kesim tarafından savunulduğu görülmektedir. ADR’nin kavramsal

bir konu olarak artan kullanımının gerekçesi, küreselleşmenin gelişi-

mine paralel mahkeme sisteminin eksikliklerine bir yanıt olarak ortaya

çıktığı yönündedir (Hörnle, 2009: 47-49).

ADR’nin en temel şekli

Müzakere

(

negotiation)

sürecidir. Bu süre-

cin özelliği, iki kişi ya da farklı gruplar arasındaki mevcut sorunların

sadece taraflar arasında müzakere edilerek tartışılmasını ve böylece

sorunun her iki tarafında kabul edeceği şekilde basitçe çözümlenme-

sini amaçlamaktadır.

Arabuluculuk

(

mediation)

yönteminde ise müza-

kereden farklı olarak çözüm sürecine üçüncü bir kişinin dahil olması

ve sürecin tarafsız üçüncü kişi eliyle çözümlenmesi hedeflenmektedir

(Barrett and Barrett, 2004:1).

Tahkim

yönteminde ise uyuşmazlığın tah-

kim kurallarında ve hakem kararında çözümlenebilmesi için her iki

tarafın da mutabık olması gerekmektedir (Bealey and Johnson, 1999:

18). Bununla birlikte hakimler yasayı uygulamakla sorumlu iken, ha-

kemler hukuk kuralları ile bağlı olmayıp tavizlere dayalı olma eğili-

mindedirler. Dolayısıyla hakem ancak doğal adalet kurallarına uymak

zorundadır

(Martin, 2003: 31). Bu durum Eski Yunan’dan bu güne dek

var olan yasalardaki kanunilik ve hukukilik kavramları arasındaki ay-

rımı ortaya koyması bakımından da son derece önemli olmakta, gerek

Tahkim

(arbitration)

gerekse

dava (Litigation)

yoluyla uyuşmazlıkların

çözümünde bir karar tesis edilirken, arabuluculuk yönteminde böyle

bir karardan bahsetmek ise mümkün olmamaktadır.

5. Türk Hukukunda TahkimMevzuatına Yönelik Düzenlemeler

Türkiye 1980’lerden itibaren neo liberal politikalar kapsamın-

da ekonomik açıdan dışa açılım söylemine ağırlık vermiş, bu amaçla

uluslararası yabancı yatırımların ülkeye kabulünde sınırlandırmalar

oluşturacak türden hukuki mevzuatın ortadan kaldırılmasına gayret

etmiştir. Bu kapsamda kamusal malların üretiminde özel kesimin ağır-