Background Image
Previous Page  144 / 441 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 144 / 441 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2013 (104)

Hacı KARA

143

Dava konusunda deniz hukuku uzmanları artılarını ve eksilerini

düşünerek daha ihtiyatlı davranırken, bu dar alanda uzmanlığı olma-

yan bazı kişisel yaralanma avukatları ise mahkemeye gitmede aceleci

görünmektedirler. Halbuki, ABD mahkemelerinde dava açmak çetin

bir mücadeleyi gerektirmektedir. Çünkü Costa.sözleşmesine göre

eğer seyir ABD limanlarına yapılmıyorsa, mağdur taraflar yalnızca

İtalya Cenova’da dava açabilirler. Bu bakımdan bu iddiaların ABD’de

dava konusu yapılması mümkünse de itiraz halinde mahkeme da-

vaya İtalyan mahkemelerinin yetkili olduğuna karar verebilecektir.

ABD’de açılan davalar bakımından bir kolaylık ise, taşıyanın asli so-

rumlu olduğu varsayıldığından, kruvaziyer yolcularının iddialarını

kanıtlamak için karşı tarafın sorumluluğunu ispat etmek zorunda ol-

mamalarıdır

16

.

B) Konunun Atina Sözleşmesi Bakımından Değerlendirilmesi

Deniz taşımacılığında, eşya taşımanın daima ön plana çıkması,

yolcu taşıma konusunda milletlerarası birliğe ulaşılmasını geciktir-

miştir. Geçen yüzyılın ilk yıllarında başlayan deniz yolu ile yolcu taşı-

macılığında birliğin sağlanmasına ilişkin çalışmalar aradan uzunca bir

süre geçtikten sonra ancak 13/12/1974 tarihinde Atina’da kabul edi-

len

“Yolcuların ve Bagajının Deniz Yolu İle Taşınmasına ilişkin Sözleşme”

(Athens Convention relating to the Carriage of Passengers and their

Luggage by Sea)‘nin 28/04/1987 tarihinde yürülüğe girmesi ile ger-

çekleşmiştir.

Atina Sözleşmesi yolcuların ölüm ve yaralanmaları ile bagajları-

nın ziyaından veya hasarından doğan zararlardan, taşıyanın sorum-

luluğunu düzenleyen bir rejim getirmektedir. Yolcunun uğradığı ha-

sar veya zarardan taşıyanın sorumluluğu için bunun taşıma sırasında

ve taşıyanın kusurundan kaynaklanması gerekmektedir. Sözleşmenin

en önemli özelliği ise bir çok halde sorumluluğun her bir zarar türü

için bellirli bir miktar ile sınırlandırılmış olmasıdır. Yani, bu sözleş-

me hükümlerine göre ödenecek olan tazminatın miktarı, taşıyanın

kazanın meydna gelmesinde kastı veya pervasızca tutumu ya da za-

16

Jacobs, Deborah L., Swift Action Could Stem Tide Of Lawsuits From Costa

Concordia Shipwreck, Forbes.com, 30/01/2012