

Yargıtay Kararları
352
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.05.2008 gün ve 127-147 sayı-
lı kararı başta olmak üzere birçok kararında da açıkça vurgulandığı
üzere; 5237 sayılı TCY’nın 168. maddesinde yer alan “
etkin pişmanlık
”
hükmünün uygulanabilmesi için, maddede sınırlı bir şekilde sayılan
suçların işlenmesi halinde, failin bizzat pişmanlık göstererek mağdu-
run uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen
gidermesi gerekmektedir.
5271 sayılı CYY’nın “
Tanımlar
” başlıklı 2. maddesinin 1. fıkrasının
(e) bendine göre soruşturma, “
kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesi-
nin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadar geçen evreyi
” aynı fıkra-
nın (f) bendine göre ise kovuşturma, “
iddianamenin kabulüyle başlayıp,
hükmün kesinleşmesine kadar geçen evreyi
” ifade etmektedir.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Sanığın, katılan Akbank T.A.Ş’nin Rumeli Şubesinden aldığı 27.000
Lirayı soruşturma başladıktan sonra fakat henüz kovuşturma aşama-
sına geçilmeden 16.01.2006 tarihinde katılan bankaya tamamen öde-
diği görülmektedir. 5237 sayılı TCY’nın 168. maddesinde düzenlenen
etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için uğranılan zararın
tazmini yeterli olup ayrıca munzam zarar niteliğindeki faizin de öden-
mesi koşul değildir. Bu nedenle, katılan banka zararını soruşturma
aşamasında tamamen gideren sanık hakkında TCY’nın 168/1. madde-
si uyarınca indirim yapılması gerekirken, yerel mahkemece aynı mad-
denin “
kovuşturma başladıktan sonra ve hüküm verilmezden önce
” etkin
pişmanlığı düzenleyen 2. fıkrası uyarınca indirim yapılması suretiyle
sanığa fazla ceza tayin edilmesinde ve bu hükmün onanmasına karar
veren Özel Daire kararında isabet bulunmamaktadır.
Bu itibarla, Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulü ile Özel Dai-
re onama kararının sanık Nuri Öztürk’ün, katılan Akbank T.A.Ş.’nin
Rumeli Şubesine yönelik işlediği nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin
olarak kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün bozulmasına ka-
rar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan dört Genel Kurul Üyesi
; “
zararın
tamamen giderildiğinden sözedebilmek için faizin de ödenmesi gerektiği, fai-
zin ödenmemesi halinde zararın tamamen giderilmiş olmayacağı, kısmi öde-
me halinde ise etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için TCY’nın