Background Image
Previous Page  355 / 441 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 355 / 441 Next Page
Page Background

Yargıtay Kararları

354

maddeleri uyarınca 1 yıl 4 ay 27 gün hapis cezası ile cezalandırılması-

na ilişkin, Karaman Asliye Ceza Mahkemesince verilen 26.03.2003 gün

ve 61–222 sayılı hükmün, sanık müdafiince temyiz edilmesi üzerine

dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 20.11.2006 gün ve 2551–

11586 sayı ile, onanmasına karar verilmiştir.

Yargıtay C. Başsavcılığı ise 25.03.2011 gün ve 27593 sayı ile;

“Sanık hakkında tekerrür hükümleri uygulanırken tekerrüre konu edi-

len Karaman Sulh Ceza Mahkemesinin 2001/94 esas, 2001/68 sayılı kara-

rı, hüküm niteliğinde olmayıp, ceza kararnamesi olduğundan, tekerrüre esas

olamayacağı, adli sicil kaydında da sanığın başkaca tekerrüre esas alınabile-

cek kaydı bulunmamasına göre, sanık hakkında tekerrür hükümleri uygula-

namayacağının gözetilmemesi nedeniyle bozma kararı yerine, onama kararı

verilmesi, isabetsiz görülmekle”

görüşüyle, Özel Daire onama kararının

kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar veril-

mesini itiraz yasa yoluyla talep etmiştir.

Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel

Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlan-

mıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

CEZA GENEL KURULU KARARI

İnceleme, sanık Cemal Eski hakkında kurulan hükümle sınırlı ola-

rak yapılmıştır.

Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasında oluşan ve Yargıtay

Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; ceza karar-

namesi ile hükmolunan cezaların tekerrür hükümlerinin uygulanma-

sında nazara alınıp alınamayacağının belirlenmesine ilişkindir.

İncelenen dosya içeriğine göre;

Yerel mahkeme tarafından sanık hakkında tekerrür hükümlerinin

uygulanmasında esas alınan karar, Karaman Sulh Ceza Mahkemesi-

nin 06.02.2001 gün ve 94-68 sayılı, 765 sayılı TCY’nın 456/4 ve 457/1.

maddeleri uyarınca 121.680.000 lira ağır para cezasına ilişkin ceza ka-

rarnamesi olup, bu kararnamenin itiraz edilmemesi nedeniyle kesin-

leştiği ve 18.09.2001 tarihinde de infaz edildiği anlaşılmaktadır.