

Ensest
254
desinde ensesti “aileye karşı” işlenen bir suç saymıştır. Suçun kapsa-
mı, şartları kanundan kanuna değişmektedir. Örneğin İtalyan Ceza
Kanunu “skandalın alenileşmesi”ni, ön şart saymıştır.
104
Kanun koyucu bir fiili suç olarak nitelendirirken ahlâki düşünce ya-
pılarını ve ülkenin politik yapısını esas alması doğal karşılanabilir. An-
cak hukuk ile ahlâkın eş anlamlı kavramlar olmadığı da göz önüne alın-
malıdır. Hukuk belki “asgari ahlâk”tır, ancak ahlâka eş değer değildir.
C. TCK’da “Ensest” Başlığı Altında Düzenlenen Bir Suçun
Yokluğu
Ensest, TCK’da bağımsız bir suç tipi olarak düzenlenmemiştir. Bu
ilişkinin suç olarak kabul edilmemiş olması, kabul edilebilirliğine de-
ğil asla gerçekleşmeyeceğine dair bir söyleme dayanmaktadır.
Ensest ilişki reşit olan kişilerin rıza ile gerçekleştirdiği bir eylem
olduğundan, TCK’da bir hukuka uygunluk nedeni olarak düzenlenen
“rıza”nın değerlendirilmesi gerekmektedir. TCK m. 26/2 uyarınca,
“Kişinin üzerinde mutlak surette tasarruf edebileceği bir hakkına ilişkin ol-
mak üzere, açıkladığı rızası çerçevesinde işlenen fiilden dolayı kimseye ceza
verilmez.”
Kişi kural olarak reşit olduktan sonra, cinsel yaşamı konu-
sunda istediği gibi tasarrufta bulunabilir. Acaba Türkiye’de fiilin suç
sayılmasını engelleyen husus, “rıza”ya verilen mutlak değer midir?
Buna “evet” demek mümkün değildir. Türkiye’de yaygın kabul, bu
toplumda böyle bir rızanın zaten olmayacağı aksini söylemenin toplu-
mu rahatsız edeceği, inciteceği yönündedir.
105
Yargıtay Ceza Genel Kurulu önüne gelmiş bir uyuşmazlıkta, yerel
mahkemenin direnme gerekçelerinde geçen “bir insanın kendi öz ba-
bası ile rızayla ilişkiye giremeyeceği, bunun hayatın olağan akışına uy-
gun olmadığı” ifadesi bu anlayışın bir yansımasıdır. YCGK’nın “İnsan
olarak babanın kızına karşı toplum kabul etmese bile şehevi arzular
duyması görülebiliyorsa bir kızın da babasına karşı aynı duyguları ya-
şaması muhtemeldir. Normal bir baba ve çocuk normal ahlâki toplum-
sal değerlerle yetiştirilenler elbette bu tür ilişkilere razı olmazlar. Ama
104
Bkz. SANCAR/YAŞAR, s. 249.
105
SANCAR
,
s. 23-27.