Background Image
Previous Page  343 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 343 / 473 Next Page
Page Background

Tazminat Hükmünün Değiştirilmesi Amacıyla Açılan Davanın Yargılama Hukukundaki Yeri

342

Zararın belirlenmesi tazminatın belirlenmesine de katkı sağlaya-

caktır. Bu bağlamda hakim tazminatı belirlerken zararı esas alacak

ve uğranılan zarara göre bir hüküm tesis edecektir. Tazminat belirle-

nirken tek başına zarara göre bir değerlendirme yerine, yararların da

hesaplandığı bir tazminat miktarı hakim tarafından hesaplanır. Zarar

ve yarar miktarlarını ispatın mümkün olmadığı hallerde hakim takdir

yetkisini kullanacaktır.

Değişiklik davası, hükmün verilmesinden sonra hükmün temelini

oluşturan vakıaların değişmesi sebebiyle değişen koşullara göre hük-

mün değişmesini sağlayan bir davadır. Bir başka ifadeyle, maddi hu-

kukun açıkça izin verdiği hallerde kesin bir biçimde hükme bağlanmış

bulunan bir davada hükmün verilmesi sırasında gözetilen koşulların

öngörülemeyecek bir boyutta ve esaslı bir biçimde değişikliğe uğramış

olması sebebiyle kısmen ya da tamamen işlevselliğini kaybetmiş olan

hükmün, değişen şartlara uyarlanmasını sağlamak amacıyla açılan

dava değişiklik davası olacaktır.

Değişiklik davası kararın kesinleşmesinden sonra gidilebilecek

dar ve teknik anlamda bir kanun yolu değildir. Değişiklik davası an-

cak hukuki çare olarak değerlendirilebilecek bir dava olarak kabul edi-

lebilir.

Hukuki barışın ve güvenliğin sağlanması, ayrıca mahkeme karar-

larına güvenin temini amacıyla uyuşmazlıkların gelecek için kesin ola-

rak çözümlenmesi gerekir. Bu nedenle maddi anlamda kesin hüküm

taraflar arasındaki uyuşmazlığı gelecek için kesin olarak çözümlemeyi

amaçlar. Ancak bazı davalar hakkında hüküm verirken mevcut koşul-

lar hüküm verildikten ve kesinleştikten sonra değişebilir. İşte, değişik-

lik davasının açılabildiği hallerde kesin bir hükmün varlığı söz konu-

sudur. Bu bağlamda değişiklik davası maddi anlamda kesin hükmün

bir istisnasını oluşturmaktadır.

Borçlar Kanunu’nun 75’inci maddesinde bedensel zararın kapsa-

mının karar verme sırasında tam olarak belirlenememesi halinde bu

dava açılabilecektir. Madde metninde yer alan “bedensel zarar” ifade-

siyle kastedilenin maddi zarar yanında manevi zararı kapsar nitelik-

te anlaşılması gereklidir. Ayrıca ilgili düzenlemede sadece bedensel

zararın kapsamının belirlenemediği haller bakımından bu davanın

açılması düzenlenmiş; zararın kapsamına ilişkin olarak zararın artma-