Background Image
Previous Page  166 / 505 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 166 / 505 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2013 (107)

Banu ŞİT KÖŞGEROĞLU

165

Genel istisna hükümlerinin hakemlerce ne şekilde yorumlanacağı

açık değildir. Bu konuda farklı yaklaşımlar geliştirilmesi mümkün ol-

makla birlikte, henüz uygulamada bir eğilim ortaya çıkmamıştır. Ge-

nel istisna hükümlerinin, az sayıda anlaşmada yer alması nedeniyle

bunların, diğer anlaşmalara kıyasla ev sahibi devlete daha geniş bir

düzenleyici yetki alanı tanıdığının kabul edilebileceği ileri sürüldüğü

gibi; aksine bu hükümlerin ev sahibi devletin düzenleyici yetki alanını

belli konularla sınırladığı da ileri sürülebilir

63

.

C)

Yatırımcı ile Ev Sahibi Devlet Arasındaki Uyuşmazlık Çözümüne

İlişkin Hüküm

Ev sahibi devletle yatırımcı arasında yatırım anlaşmalarından

doğan uyuşmazlıkların çözümüne ilişkin olarak bu anlaşmalarda yer

alan hükümler, genellikle birbirine benzer görünümler sergilemekte-

dir. Ancak ABD’nin 2004 yılı model anlaşması ile bu hükümlerin de

farklı bir düzenleme tarzına konu edildiği görülmektedir

64

.

Devletin düzenleyici yetkilerinin, yatırımların korunması politika-

sı ile dengelenmesi eğilimi doğrultusunda ABD’nin 2004 yılı model

anlaşması ile yatırım uyuşmazlıklarının çözümünü etkileyecek şekilde

63

Bkz. Newcombe, s. 8; Spears, s. 1063.

64

Uyuşmazlık çözümüne ilişkin hükümde 2012 model anlaşması ile ciddî bir deği-

şiklik yapılmamış; 2004 model anlaşmasındaki esaslar muhafaza edilmiştir. Ge-

leneksel ikili yatırım anlaşmalarında yer alan uyuşmazlık çözümüne ilişkin hü-

kümlerle karşılaştırıldığında, ABD’nin model anlaşmasında yer alan düzenleme,

öncelikle son derece ayrıntılı ve kapsamlıdır. En başta devletin yatırım anlaşma-

sından doğan tahkime gösterdiği rızanın hangi konuları kapsadığı net bir biçimde

tespit edilmiştir. ABD’nin model anlaşmasının 24. maddesinde, geleneksel anlaş-

malarda olduğu gibi “bu anlaşmadan doğan her tür uyuşmazlık” veya “bu anlaş-

ma kapsamındaki yatırımlarla ilgili uyuşmazlıklar” gibi ibareler kullanılmamış;

hangi konularda yatırım anlaşmasına dayanan tahkim yoluna başvurulabileceği

sayma suretiyle tespit edilmiştir. Buna göre, anlaşmanın 3 ilâ 10. maddelerinden

doğan yükümlülüklerin, yatırım izninin ve yatırımcı ile ev sahibi devlet arasın-

daki yatırım sözleşmesinin ihlâli halinde anlaşmaya dayanan tahkim yoluna baş-

vurulabilir. Böylece model anlaşma, diğer geleneksel yatırım anlaşmalarında yer

alan “bu anlaşmadan doğan her tür uyuşmazlık” veya “bu anlaşma kapsamın-

daki yatırımlarla ilgili uyuşmazlıklar” gibi ibarelerin yorumu sorununu ortadan

kaldırmış ve özellikle yatırım sözleşmelerinin ihlâli halini yatırım anlaşmalarına

dayanan tahkimde hakemlerin yetkisi kapsamında kabul ederek, konuya ilişkin

tartışmaları kendi açısından sona erdirmiştir. Bu konuda bkz. Şit-Köşgeroğlu,

B.: Enerji Yatırım Sözleşmeleri ve Bunların Uluslararası Yatırım Anlaşmaları ile

Korunması, İstanbul 2012, s. 240 vd.