

TBB Dergisi 2013 (108)
Mustafa Bayram MISIR
171
değil, toplum olarak yaşamanın yalın haline değil, açıkça bir “siyasal
birliğe”, yeni bir “türdeşleştirmeye ve dışlamaya”, en iyi ihtimalle yeni
bir “toplumsal sözleşmeye” çağrıdır. Bu da, niyetlerden bağımsız ola-
rak, egemenlik ideolojisinin yeniden üretilmesi demektir.
Komünist hipoteze bağlanan kamu hizmeti perspektifi
ise, yüzünü devle-
tin
derhal
aşılmasına döner, artık evinde oturan bu somut insanın evin-
den çıkmasına karar veren yargıcın ve bu kararı uygulayan polisin hak
ihlali yapan -bireysel mülkiyetini gerçekleştiren yurttaş karşısında-
yet-
kisiz
kamusal ajanlar olduğunu söyler. Burada sözün hükmü olmadı-
ğı, kapitalist devletin en demokratik olanında bile işleyen, hukuk de-
ğil güç ideolojisine bağlı yasa adlı metinler olduğu için, elbette bu yasa
adlı metinler değişmeden somut insan için somut bir kazanımdan söz
edilemez. Ama somut insanın mücadeleleri yönünden daha büyük bir
kazanım bizi bekler: Somut insanın somut çıkarları için devleti ve kamu
hukukunu yalın bir şekilde düşünmenin koşullarına ulaşmış oluruz.
Bu yalın düşünmeden çıkan sonuç,
kamu hukukunun devlete karşı ko-
numlanmış olmasıdır
. Komünist hipotezden bakıldığında kamu hizmeti
temeline dayanan kamu hukuku devlete değil aşılmasına/ sönümlen-
mesine, daha doğru deyişle harekete/ temel norma bağlanır; bu, huku-
kun mevcut haliyle aşılması ama paylaşımın ve eşitliğin komününün
halkı, nicel büyüme yarışından nitel olarak farklı bir ekolojik gelişme,
özgün bileşimi her kadını ve her erkeği tekilliği türün zenginleşmesi-
ne katkıda bulunan eşsiz bir varlık haline getiren ihtiyaçların gelişmesi
ve farklılaşması, iktidarın paylaşılması, bencil hesabın ve genelleşmiş
rekabetin karşısına çıkarılabilecek dayanışma, insanlığın doğal ve kül-
türel ortak mallarının savunulması, genelleşmiş başkalarının sırtından
geçinmeye ve dünyanın özelleştirilmesine karşı hizmetlerden temel ih-
tiyaç maddelerine kadar bir bedelsizlik (metalaştırmadan arındırma)
alanının genişletilmesi, özcesi komünist hipotezden doğan talepler
doğrultusunda iradelerin eşitlenmesi demektir (Bensaïd, 2010: 66-68).
Komünist hipoteze bağlanmış kamu hukuku perspektifinin, irade-
lerin eşitlenmesinin kabulü ile doğan sonuçlarından biri, her düzeyde
özyönetimi
derhal
çağırmasıdır. Kamu hukuku kuramlarında, genel-
likle kaynağı önemsenmeyen -ya da başka bir yasa sayılan- yasalar ve
bu yasaların yarattığı statüler vardır. Duguitci perspektifin,
yetkisiz
ka-
musal ajanlara karşı -bu ajan bir bireysel iradeden başka bir şey sayıl-
mamakla birlikte- bu yasal statüler dışında bir önlem önermediği, güç