Background Image
Previous Page  167 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 167 / 417 Next Page
Page Background

Hukuk ve Devlet Özdeşliğinin Ötesinde Kamu Hukuku

166

yişi yerel komünizmi ortadan kaldırır. Ampirik olarak komünizm

ancak hakim halkların “hep birlikte” ve eş zamanlı eylemi olarak

mümkündür, bu da üretici güçlerin evrensel bir gelişmesini ve

bunların kuşattığı dünya ilişkilerini şart koşar. (1999: 62)

Alman İdeolojisi

’nde Marx ve Engels, komünizmin kapitalizmi

yıkma koşullarını betimlerken, onu hem bir kurtuluş hedefi hem bir

hareket olarak görmeye devam ederler. Bir kurtuluş hedefi ya da va-

rılacak yer olarak “komünizmin gelişme sürecinin temel özellikleri”

(Kürkçü, 2009: 34) Marx ve Engels tarafından, “kapitalist toplum ile

komünist toplum arasında birinden ötekine devrimci dönüşüm döne-

mi yer al”dığı, “buna da bir siyasal geçiş dönemi tekabül et”tiği, bu

geçiş döneminde devletin “proletaryanın devrimci diktatörlüğünden

26

başka bir şey olamayacağı” (1989: 41) biçiminde belirlenir. Engels,

Anti-Dühring

’te, komünist hareketi kuran proletaryanın devlet iktida-

rını ele geçireceğini ve öncelikle üretim araçlarını kamu mülkiyetine

devredeceğini yazar:

Ama böylelikle proletarya olarak kendisini ortadan kaldırır,

bütün sınıfları ve sınıf ayrımlarını ortadan kaldırır ve

devlet olarak

devleti ortadan kaldırır

... Devletin onun aracılığıyla hakikaten tüm

toplumun temsilcisi olarak öne çıktığı ilk eylemi -toplum adına

üretim araçlarının mülkiyetine el koymak- aynı zamanda onun

devlet olarak son eylemidir de. (abç, 1977: 400)

Bu eylemle komünist toplumun ilk evresine, Lenin’in

Devlet ve

Devrim

’de (1999) formüle etmesinden sonra (Bottomore, 1993: 341)

daha çok, sosyalizm olarak adlandırılan evresine, “uzun ve sancılı

bir doğumdan sonra kapitalist toplumdan çıkıp geldiği şekli ile” ko-

münizme geçilir; bu evrede, “işçi topluma sunmuş olduğu aynı emek

miktarını ondan başka bir biçimde geri alır”, “eşit hak burada hâlâ

-ilke olarak- burjuva haktır”, “komünist toplumun ikinci evresinde,

bireylerin işbölümüne kölece boyun eğmesinin ve onunla birlikte kafa

ve kol emeği arasındaki çelişkinin ortadan kalkmasından sonra, emek

yalnızca yaşama aracı değil, yaşamanın birincil ihtiyacı haline gelme-

sinden sonra, ancak o zaman burjuva hukukunun dar ufukları tümüy-

le aşılmış olacak ve toplum bayraklarının üzerine şunu yazabilecektir:

26

Buradaki diktatörlük sözcüğünün, çağımızda edindiği anlamdan farklı olarak

yazıldığı dönemde normatif olmayan nötr bir içeriği karşıladığına dair tarihsel bir

çözümleme için bkz. Draper (1990: 18-31)