Background Image
Previous Page  333 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 333 / 417 Next Page
Page Background

İbralaşmayı Yoksayan Etik İlişki/Yozlaşan Gerekçe

332

Gerekçe malum özellikleriyle daima iki yüzlü olmayı, çehresini

yer, zaman, kişi, iklime göre gizlemeyi, maskelemeyi, hak ve özgür-

lükleri sömürmeyi, tahrip, talan etmeyi, koflaştırmayı başarmış bir

pratiğin adıdır.

Toplum mühendisliğinin vazgeçilmez aracı gerekçe, hukuku iste-

nene devşirmeyi bilen bir rol, misyon ve geçmişin sahibidir. Egemen-

lerin buyruklarını hukuka eviren, onlara mütemadiyen, diledikleri

yer, zamanda istedikleri şekilde hizmet sunma kabiliyetine sahip, ağzı

laf yapan gerekçe, değerleri arkasından vurarak kavramları kutsar.

Gerekçenin yaslandığı zemin ve referans habis huyların ayracıdır.

İnsan hakları, etnik ve kültürel gereksinimlerin niteliği, onun hukuka

mı, başka amaçlara mı hizmet ettiğini belirlemekle kalmaz, yargılama

diyalektiğini etik açıdan teşhise yarayacak eşsiz doneler de sunar.

Gerekçeyle etik ilişki arasındaki yoğun ve derin bağın yazgısı, ge-

rekçenin edindiği paradigma ve onu pratize şeklinin kaderidir aynı

zamanda. Gerekçenin izi sürüldüğünde, etik ilişkinin izlediği strateji,

akıl, dil kullandığı yöntem, araç, amaç, hedefle hak ve özgürlüklere

yaklaşımını belirlemek olasıdır.

Özellikle anayasa yargısının ilgi alanındaki uyuşmazlıkların çö-

zümünde referans alınan kavramlara tutkuya varacak denli duyulan

ilgi, onların dokunulmazlığı üzerine inşa edilen dava, hükümlerde,

gerekçenin değer ve kavramlarla arasındaki krizi, her defasında kav-

ramlardan yana çözmeye kalkışması, gerekçenin kavramların emrinde

olduğuna karine oluşturur.

Gerekçenin kavramlarla, sanrı, korku ve endişelerle kurduğu

derin ilişki, yerine ve zamanına göre değişmekle birlikte, her fırsatta

uyanarak huyunu tekrarlayacağı, eski günlerini yad edeceği muhak-

kaktır. Gerekçenin güven telkin etmeyen, tazelemeyen huyu, inadı

dururken, gerekçeye yönelik kötü şöhret ve yargının varlığını koru-

yacağı aşikardır.

Gerekçenin habis ününü bırakabilmesi, güven tazeleyebilmesi

konjoktürel huylarıyla vedalaşması, aktüel değerlerle barışması, top-

lumsal bireysel ve kamusal umarlarla barışık olanla çalışması, bu mah-

reçle oturup kalkması, içli dışlı olmasına bağlıdır.