Background Image
Previous Page  24 / 413 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 24 / 413 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (112)

Doğan ŞENYÜZ

23

Gelir vergisinden fazla olduğu takdirde aradaki fark vergi dairesince mü-

kellefe bildirilir ve mükellefin tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde müracaatı

üzerine kendisine red ve iade olunur.”

hükmüne haizdir.

Burada tevkifatların geçici niteliği üzerinde durulmuş ve nihai

vergi bulunurken mahsup edilmek suretiyle dikkate alınacağı belirtil-

miştir. Hatta hesaplanan vergiden mahsup edilmesine rağmen kalan

olursa iade esasları da düzenlenmiştir. Şüphesiz bunlar fiiliyatta be-

yanname veren ve gelirlerini bu beyannameye dâhil eden mükellefler

için geçerlidir. Sorun, geliri üzerinden vergi tevkif edilse bile mükellef

beyanname veremiyorsa veya beyanname vermekle birlikte tevkifat

konusu geliri beyannameye dâhil etme yasağı varsa ortaya çıkmak-

tadır. Çünkü mükellef beyanname vermediğinde veya beyannameye

geliri dâhil edemediğinde red ve iade müessesesinden yararlanması

mümkün olmadığından tevkif edilen vergiler mükellefin nihai vergisi

olarak kalmaktadır. Kanuni düzenlemeye göre mükellefin iade ala-

bilmesi ancak yıllık gelir vergisi beyannamesi vermesine bağlanmış-

tır. Yıllık beyannamenin amacı gelirlerin bir arada görülecek şekilde

toplanması olduğuna göre, kanuni parasal sınırı geçmeyen işyeri kira

gelirleri beyannameye dâhil olmayacaklarından ve gelirin de bundan

ibaret olması halinde yıllık beyannamenin verilmeyeceği açıkça an-

laşılmaktadır. Bu durumda da işyeri kira gelirleri üzerinden ödenen

tevkifatların mahsubu ve iadesi mümkün olamamaktadır.

C. TEVKİFAT ORANININ “ÖLÇÜLÜLÜK İLKESİ”

BAKIMINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

Gelir vergisi tarifesinin ilk diliminin vergi oranı safi gelirin %15’i

olarak belirlenmiş iken, işyeri kiraları için tevkifat oranı gayrisafi irat

üzerinden BKK ile %20 olarak belirlenmiştir. Kanuni sınıra kadar olan

ve üzerinden tevkifat yapılmış

işyeri kiralarının beyan edilmesine

izin verilse veya

beyan ihtiyari tutulsa sorun yoktur. Ancak, beyana

izin verilmediğinden tevkifat oranının yüksek belirlenmesine bağlı so-

run ortaya çıkmaktadır. Sonuçta mali gücü dikkate almayan bir vergi

yüküyle karşı karşıya kalınmaktadır. Anayasa’da yer alan mali güç öl-

çütüne aykırılığın sebebi işyeri kiralarının beyan edilmemesinden mi

yoksa tevkifat oranının yüksekliğinden mi kaynaklanmaktadır. Kana-

atimizce ortaya çıkan sonuç tevkifat oranının ölçülülük ilkesi dikkate