Background Image
Previous Page  26 / 413 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 26 / 413 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (112)

Doğan ŞENYÜZ

25

Tevkifat oranının takdir yetkisi kapsamında Bakanlar Kurulu’nca

belirlendiği dikkate alındığında öncelikle oranın bu yetki bakımından

değerlendirilmesi gerekir. Yürütme organının sahip olduğu takdir

yetkisini kullanırken belirli bir serbestiye sahip olduğu kabul edilse

de yetkinin keyfi, sınırsız ve hele Anayasa’ya aykırı sonuç doğura-

cak şekilde kullanılması imkânı yoktur. Takdir yetkisi kullanılırken

onun çizilen sınırlar içinde şeklen doğru ve yerinde olması yanında

ölçülü olması da gerekir. Takdir yetkisi kullanılırken yürütme organı

da Anayasanın sözü ve özü başta olmak üzere mevzuatın emredici

hükümlerine uygun davranmak zorundadır. Bu çerçevede ölçülülü-

ğün ve eşitliğin takdir yetkisine yön veren ilkeler olduğu Bakanlar

Kurulu’nca unutulmamalıdır. Yürütme organı kullandığı takdir yetki-

sinin uygulamadaki sonuçlarını mer’i mevzuat çerçevesinde değerlen-

dirmek durumundadır.

Mali güce aykırılığa sebep olan husus belirli bir tutar içinde kalan

işyeri kiralarının beyan dışı bırakılması değil, tevkifat oranının Ba-

kanlar Kurulu’nca kanuni vergi yükünü aşacak ölçüde belirlenmesi-

dir. Şimdi tevkifat oranının yarattığı eşitsizliğin nasıl giderilebileceği

üzerinde duralım.

Birinci yol

: Tevkifat oranının normal orana eş etki doğuracak öl-

çüde belirlenmesi;

Bu yolda herhangi bir şekilde kanunda değişiklik yapmaya gerek

yoktur. Beyan sınırının altında işyeri kirası elde edenlerin mağduriyet-

lerinin giderilmesi yasal düzenlemeye değil, Bakanlar Kurulu tarafın-

dan ölçülülük ilkesine göre belirlenmiş tevkifat oranına ihtiyaç gösterir.

Tevkifat oranı yeniden belirlenerek efektif yük olarak gelir vergisi tari-

fesinin ilk basamağının ortaya çıkaracağı eşdeğer yük düzeyine getiri-

lebilir. Oranın ölçülü olmasının anahtarı işyeri kiraları beyan edilseydi

safi tutarı üzerinden tarifenin ilk dilimine göre hesaplanacak verginin

gayrisafi irada bölünmesiyle bulunacak orandır. Hesaplandığında bu

oran da %12.35 olur. Bu oranı geçmeyen örneğin %12 oranının tevki-

fat oranı olarak belirlenmesi ölçülülük ilkesine uygundur. Mevcut du-

rumda %12 olması gereken oranın %20 olarak belirlenmiş olması tüm

sorunların kaynağını oluşturmaktadır. Yürütme organının, bu hukuka

aykırılığa son vermesi adına, tevkifat oranını efektif vergi yükünü ka-

nuni vergi yüküyle eşitleyecek şekilde yeniden belirlemesi gerekir.