Background Image
Previous Page  149 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 149 / 497 Next Page
Page Background

Havayolu ile Taşımalarda Bagajın Zıyaı veya Hasara Uğraması Nedeniyle Doğan ...

148

mümkündür. Taşıma işinin bırakıldığı kişiyi, taşıma sözleşmesinin ta-

rafı olan taşıyıcıdan ayırmak için fiilî taşıyıcı kavramı kullanılmaktadır.

Âkit taşıyıcı ile fiilî taşıyıcı arasındaki ilişki de bir akde dayanır.

Âkit taşıyıcı ile fiilî taşıyıcı, havayolu ile yolcu taşıma sözleşmesinden

bağımsız olarak bir başka taşıma sözleşmesi yapmak suretiyle arala-

rında bir âkdi bir ilişki kurar. Âkit taşıyıcı ile fiilî taşıyıcı arasındaki bu

ilişki, genellikle

çarter sözleşmesi”

16

şeklinde karşımıza çıkar.

Fiilî taşıyıcı ile yolcular arasında âkdi bir ilişki bulunmadığından

yolcular, fiilî taşıyıcının kendisinin ve adamlarının fiillerinden doğan

zararlarından dolayı Türk Sivil Havacılık Kanununun akdi sorum-

luluğa ilişkin hükümlerine dayanarak bu kişilerin sorumluluklarına

gidemez.

Montreal Konvansiyonunda ise, yolcular ile fiilî taşıyıcı arasında

bir âkdi ilişki bulunmamasına rağmen; yolcuların, fiilî taşıyıcıya karşı

da Konvansiyonda öngörülen âkdi sorumluluk hükümlerine dayana-

rak başvuruda bulunmaları imkânı yaratılmıştır (m. 40)

17

. Böylece fiilî

taşıyıcı, sadece sorumluluk hükümleri bakımından, bir nev’i taşıma

sözleşmesinin tarafı haline getirilmiştir.

C. Âkit Taşıyıcının Veya Fiilî Taşıyıcının Adamları

Türk hukukunda, taşıyıcının adamları kavramı, 6762 sayılı Türk

16

Hava aracı kullanma sözleşmelerinden olan çarter sözleşmelerine ilişkin Türk

Sivil Havacılık Kanununda birkaç maddeye yer verilmiş ve düzenleme olmayan

hususlarda Türk Ticaret Kanunu hükümlerine atıf yapılmıştır (TSHK m. 118). Türk

Ticaret Kanununda yer alan hükümlerden yola çıkarak havayolu taşımalarında

yolculuk çarteri sözleşmesi, “hava aracı malikinin veya işleteninin, hava aracının

tamamını ya da bir kısmını yahut muayyen bir yerini âkit taşıyıcıya tahsis ederek

yolcuyu havada taşımayı taahhüt ettiği sözleşme” olarak tanımlanabilir. Bu

sözleşmede, hava aracının maliki veya işleteni; yani aracı tahsis eden çarterleyen;

hava aracı kendisine tahsis edilen kimse ise çarterer olarak nitelendirilir. Taşıma

sözleşmesi bakımından ise çarterer, âkit taşıyıcı; çarterleyen ise fiilî taşıyıcı mevki-

inde karşımıza çıkar.

17

Benzer bir düzenleme eşya taşımalarına ilişkin olarak 6102 sayılı Kanunda da öngö-

rülmüştür. Anılan Kanunun 888’inci maddesinde yer alan düzenleme şu şekildedir:

“(1)Taşıma, kısmen veya tamamen üçüncü bir kişi olan fiilî taşıyıcı tarafından yeri-

ne getirilirse…….zarardan asıl taşıyıcı gibi sorumludur”. Ancak Kanunun karayo-

lu ile yolcu taşımalarına ilişkin hükümlerinde fiilî taşıyıcıya ilişkin bir hükme yer

verilmemiştir. Bu hususun gözardı edilmesi kanun yapma tekniği açısından isabetli

olmamıştır.