

TBB Dergisi 2014 (115)
Ömer ÖMEROĞLU
97
budur
67
. Mahkeme mahkumiyet halinde bu bilgilerin belirli bir süre
saklanabileceğini kabul etmektedir
68
. PVSK’nun 5. maddesi gereği,
CMK 81. maddesine dayalı olarak yapılan fizik kimliği tespiti sonra-
sında elde edilen parmak izi ve fotoğrafların kolluktaki sisteme kay-
dının yapılması gerekmektedir. Aynı kanun gereği bu kayıtların ilgi-
linin ölümünden itibaren on yıl ve her halde kayıt tarihinden itibaren
seksen yıl saklanması söz konusudur. Oysa CMK’nun 81. maddesi
hükmü beraat ve ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin kararların
kesinleşmesiyle birlikte, fizik kimliğin tespitine ilişkin veri ve kayıtla-
rın yok edilmesi gerektiğini hükme bağlamaktadır. İki yasa arasındaki
bu çelişki giderilmelidir. Bununla birlikte, AİHM’nin kararları gereği,
CMK’nun düzenlemesinin esas alınması ve en azından beraat eden sa-
nıklara ilişkin veri ve kayıtların yok edilmesi uygun olacaktır.
Ceza muhakemesi bir işbirliği sürecidir. Katılanın ileri sürdüğü
deliller, muhakemenin seyrini değiştirebilir. Gerçek anlamda muha-
kemeye katılma yetkisi olmayan kişinin, sahte bir kimlikle yargıla-
maya dahil olduğunu varsayalım. Bu durum varsayımsal olarak bile
kabul edilemez görünmektedir. Muhakemeye katılmayı hak etmeyen
birinin öne sürdüğü delillerle, masum birinin mahkum olması da,
aynı biçimde kabulden uzaktır. Mağdurun ve suçtan zarar görenin de
doğru biçimde tespiti gereklidir. Oysa, CMK bünyesinde sadece şüp-
heli ve sanığın fizik kimliğinin tespitini düzenlemiştir. Maddi gerçe-
ğin bulunabilmesi için, CMK kapsamında mağdur, suçtan zarar gören
ve katılanın da fizik kimlik tespitine esas düzenlemelerin yapılması
gerektiğini düşünüyoruz.
Şüpheli ve sanığın fizik kimlik tespitine ilişkin düzenlemelerin
CMK bünyesinde yapılmasından sonra, PVSK kapsamında yapılan
değişiklikle kolluğa gözaltına alınan şüphelilerin ve gönüllü şüpheli-
lerinin parmak izlerinin alınması ve gözaltına alınan şüphelilerin fo-
toğraflarının kayıt altına alınması şeklinde fizik kimlik tespiti yetkisi
vermesi, düşüncemizce yerinde olmamıştır. PVSK’nun konuyla ilgili
67
M. Bedri Eryılmaz, , “Teşhis, Yer Gösterme, Adli Muayene, Beden Muayenesi,
Vücuttan Örnek Alınması, Moleküler Genetik İnceleme ve Fizik Kimliğin Tespiti”,
(
http://lms.atauni.edu.tr.ErişimTarihi 02.11.2013).
68
M. Bedri Eryılmaz, , “ 5681 Sayılı Kanun ile Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’ndaki
(PVSK) Değişiklikler Sonrası Oluşan Yeni Durum: Bir Adım İleri İki Adım Geri”,
Ankara Barosu Dergisi ,
Ankara 2007, Y:65, S:3, s.72.