

Türk Anayasa Hukukunda Sağlık Alanında Temel Haklar
28
yaşamı biçimlendirmenin yasakoyucunun müdahalesi dışında kalan
bir parçası haline dönüştürebilirdi.
60
Extra korporale embriyo, bağımsız bir yaşam yapısı oluşturuyorsa,
Anayasa’nın 17. maddesine bağlı bir yaşam korumasına sahip olacak-
tır. Böylece bu yaşam korumasını sınırlandıran kadının kişilik hakları,
kürtaj sorunsalının biçimlendirilmesinde dikkate alınmayacaktır.
61
Öte yandan, insan yaşamının bu ilk aşaması, uterusun iç zarına
yerleşmediği (nidation) sürece, tıbbı araştırmanın bugünkü düzeyine
göre, kesintiye uğratılmadığında hak ehliyetine tam olarak sahip bir
insanın doğumuna yol açacak olan sürekli gelişme sürecinin içinde
bulunmamaktadır.
62
Ayrıca doğmuş olan insanın mutlak yaşam hakkı ile doğmamış
yaşamın sahip olduğu özgün temel hak koruması arasındaki farklılık
da göz ardı edilmemelidir. Örneğin yasa koyucu doğmamış yaşamın
korunmasına ve hayatta olan kişinin güvenliğini amaca uygun ve ge-
rektiği şekilde sağlamaya yönelik esas olarak ceza hukukuna ilişkin
aynı tedbirleri almakla yükümlü değildir.
63
60
Nitekim ABD’de Federal Yüksek Mahkeme, Roe v. Wade kararında sadece kadı-
nın korunması gereken haklarını göz önünde bulundurmuş, buna karşılık ceninin
anneden ayrı bir yaşam hakkına sahip olduğu görüşünü kabul etmemiştir. Bu yol-
la menfaatler çatışmasında, annenin mahremiyet hakkı, açıkça ceninin potansiyel
yaşam hakkına tercih edilmiştir. Alman Federal Anayasa Mahkemesi’nin konuya
ilişkin kararlarında ise ceninin yaşam hakkının kadının haklarına göre üstün ol-
duğu sonucuna varılmıştır, bkz. O. K. Kanadoğlu , Türk ve Alman Anayasa Yar-
gısında Anayasal Değerlerin Çatışması ve Uyumlaştırılması, Beta Basım Yayım,
İstanbul 2000, s. 74-77.
61
Ancak belirtmek gerekir ki, Türk pozitif hukukunda ana rahmi dışında tutulan
embriyolara yönelik herhangi bir koruyucu düzenleme bulunmamaktadır. Nüfus
Planlaması Hakkında Kanun da kadına ilk on haftada gebeliğini sona erdirme
hakkını tanımaktadır (md. 5). Bu düzenleme, bir mahkeme kararına konu olma-
dığı gibi siyasi tartışmalar (örneğin Cumhurbaşkanı R. T. Erdoğan, kürtajı cinayet
olarak nitelemektedir, bkz.
www.ntvmsnbc.com/id/25352507Cached, 28.5.2012
)
dışında ceninin yaşam hakkı ve kadının vücut bütünlüğü ve kişilik haklarına sa-
hip oluşu ve bu çatışan hakların nasıl uzlaştırılacağı hukuken tartışılmaksızın uy-
gulanmaktadır.
62
Bkz. H. Hakeri, Tıp Hukuku, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2010, s. 415; Işık O. Ç. ,
“İnsan Hakları Boyutu ve Tıp Hukuku Açısından: Cenine (Foetous-Nasciturus)
İlişkin Bir Manifesto”,
Tıp Hukuku Dergisi,
C.1, Sy.1, İstanbul 2012, s. 174.
63
Türk Ceza Hukuku (özellikle TCK md. 99 ve 100 bağlamında) ve AİHM içtihadı-
na ilişkin olarak bkz. Tacir H. , “Yaşama Hakkı Kapsamında Yaşamın Kapsamı”,
http://dosya.marmara.edu.tr/huk/fak%C3%BCltedergisi/nurcentel/hamideta-cir.pdf; Ş. Özsoy Boyunsuz, “İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi Kapsamında Sağ-