Background Image
Previous Page  64 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 64 / 617 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2015 (120)

Mahmut GÖKPINAR

63

amacı olarak hukuk devleti ile bütünleştirilmiş olup anayasal i

ç

tihâdı

şekillendirmektedir. Program hükümler kanun koyucu tarafından so-

mutlaştırmaya ihtiyaç duysa da Polonya’da bireyin, programın asgari

düzeyde gerçekleştirilmesine ilişkin sübjektif ( öznel) bir hakkı bulun-

maktadır.

357

b.3- Üçüncü Kuşak Hakların Ortaya Çıkışı ve Bu Haklar

İnsan haklarının amacı olan insan onuru, zamanın, yaşam bi-

çimlerinin değişmesiyle birlikte farklı tehditlere maruz kalmakta bu

da yeni bir takım hakların ortaya çıkışını gündeme getirmektedir.

358

XX. yüzyılın ikinci yarısında, bilimsel teknik ilerlemeler çerçevesin-

de ortaya çıkan, toplumsal ve uluslararası dengesizlik ve çatışmalar,

savaş-barış ikilemi, silah üretim aygıtları ve uluslararası çıkar-sömü-

rü düzeni gibi yeni bir takım sorunlar, III. Kuşak hakların doğumu-

nu tetiklemiştir.

359

Üçüncü kuşak haklar olarak nitelendirilen haklar,

farklı özellikleri dikkate alınarak

360

, “dayanışma hakları”

361

, “halkların

hakları” ve “kolektif haklar (grup hakları)”

362

, “yeni insan hakları”

363

olarak adlandırılmışlardır. Bu hakları “dayanışma hakkı” olarak ni-

teleyenlere göre söz konusu haklar, çevre ve doğal ortamındaki insa-

nın haklarıdır. Dengeli bir çevrede barış içinde

364

hayat için devletle-

rin uluslararası alanda işbirliği gerekmektedir.

365

Ayrıca, sivil toplum

vi (md.49), Çalışma Şartları ve Dinlenme Hakkı (md.50), Sendika Hakkı (md.51),

Toplu Sözleşme Hakkı (md.53), Grev Hakkı (md.53), Ücrette Adaletin Sağlanması

(md.55), Sosyal Güvenlik Hakkı (md.60), Sosyal Güvenlik Bakımından Özellikle

Korunması gerekenler (md.61).

357

Öğretide, bir sübjektif hakkın varlığından bahsedebilmek için dört unsurun var-

lığı gerekli görülmektedir. Buna göre, hakkın açıkça tanımlanmış olması, haktan

yararlanacak olanların bilinebilir olması, söz konusu hakkın hayata geçmesini,

ona riayeti sağlayacak açıkça belirlenmiş bir organın varlığı ve hakkın konusuna

ilişkin bir uyuşmazlığın ortaya çıkması durumunda buna ilişkin başvuru yapıla-

bilecek yargısal bir makamın olması gerekir. Silvio Marcus Helmons, “İnsan Hak-

ları Alanında Yeni Gelişmeler”, İçinde: Uluslararası Anayasa Hukuku Kurultayı,

Ankara 2001, s. 159.

358

Helmons, s. 158.

359

Kaboğlu, Kültürel Haklar, s. 106.

360

Algan, s. 52.

361

Helmons, s. 159.; Uygun, Kuram, s. 33.;Tepe, s. 13.; Şengül, s. 369.; Kaboğlu, Öz-

gürlükler, s. 123.

362

Rand, Haklar, s. 325.

363

Gözler, s. 512.

364

Kaboğlu, Özgürlükler, s. 246.

365

Bulut, Sosyal Haklar, s. 3.1