

TBB Dergisi 2015 (121)
Gökhan Yaşar DURAN
213
hizmet;
“
...
gerek malûm ve muayyen olan ve gerek bir amir tarafından emre-
dilen bir askerî vazifenin madun tarafından yapılması hâlidir
”. Doktrinde bu
iki tanım birlikte değerlendirilerek, ‘
hizmet halinin; kanunlarla nizamlar-
da yapılması veya yapılmaması yazılı olan hususlardan başka, amirin askerî
bir vazife ile ilgili veya askerî bir vazifeye yönelik olarak vermiş olduğu emirler
olduğu açıklanmıştır
.’
22
Askerî işin ne olduğu konusu açıklandıktan sonra bir başka hu-
sus, bu işin kamu görevlisinin görevine giren bir iş olması şartıdır. Bu
konu kanaatimizce askeri vazife kavramı ile açıklanabilir. Nitekim 211
sayılı İç Hizmet Kanunu’nun 7’nci maddesinde askerî vazife; ‘
Hizme-
tin icap ettirdiği şeyi yapmak veya yapmamaktır’
şeklinde tanımlanmıştır.
Bu hüküm göz önüne alındığında, asker kişilerin vazifesi, kanunlarla
nizamlarda yapılması yazılı olan işlerle, amirler tarafından emredilen
işlerin yapılması ve yasak edilen işlerin yapılmamasıdır.
23
Burada bah-
sedilen işin ise askerî hizmete ilişkin bir iş olduğu hususunda kanaa-
timizce şüphe yoktur.
Askerî mevzuat hükümleri içinde asker kişiler bakımından görev
konusunu belirleyen bazı açık düzenlemeler bulunmaktadır. Nitekim
İç Hizmet Kanunu’nun ‘
Rütbe Sahibinin Vazifeleri
’ başlıklı 74’ncü mad-
desinde, ‘
Hangi rütbe sahibinin hangi birlik ve askerî kurumda ne gibi vazife
alacağı kadrolarda tesbit edil(eceği)
’ açıklanmıştır. Kanaatimizce rüşvet
suçuna konu askerî işin failin bu hüküm gereği kadro görevi ile ilgili
bir askerî iş olması gerekecektir.
Atamaya yetkili makamlar tarafından subay ve astsubayların ön-
ceden belirlenmiş kadro görevlerine yapılacak atamaların ne şekilde
yapılacağına ilişkin hususlar 926 sayılı TSK Personel Kanunu’nun ilgili
maddelerinde (m.117-124) belirlenmiştir. Bir göreve atanan kişi, atan-
dığı göreve fiilen başlamakla işgal ettiği makamın yetkilerine haiz
olacaktır. Yine bu kadro görevlerine asaleten veya vekaleten atanmak
mümkündür. Bunun dışında bir göreve vekâlet etmekte her zaman
mümkündür. Amirin görevden geçici olarak ayrılmasını gerektiren
(izin, istirahat, hava değişimi, kurs, geçici görevlendirme vb.) sebep-
lerle uzaklaşılması halinde, İç Hizmet Yönetmeliği’nin 34’ncü madde-
22
Değirmenci, s.62.
23
Değirmenci, s.63.