Previous Page  309 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 309 / 473 Next Page
Page Background

Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız Şartların Bağlayıcı Olmamasının Sonuçları

308

lan şartlar olmasaydı diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri

süremez.”

hükmünü içermektedir. Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız

Şartlar Hakkında Yönetmeliğin 7.maddesi de aynı hükmü içermektedir.

Buna göre, tüketici sözleşmelerindeki haksız şartların bulunması

halinde bu haksız şartlar kesin olarak hükümsüz sayılacaktır. Bu hü-

kümsüzlük hali ise kısmi hükümsüzlüktür. Zira gerek Kanun gerek-

se yönetmelik maddesinde sözleşmenin, haksız şartlar dışındaki hü-

kümlerinin geçerliliğini koruyacağı belirtilmiştir. Burada Türk Borçlar

Kanunu 27.madde anlamında bir kısmi hükümsüzlük hali mevcut-

tur. Fakat TKHK m.5 gerekçesinde de belirtildiği gibi, burada TBK.

27.madde düzenlemesinden farklı olarak, sözleşmenin geri kalanının

ayakta tutulması, tarafların bu konuda farazi iradelerine göre tayin

edilmez. Sözleşme, her halükarda bu şartlar olmaksızın geçerliliğini

koruyacaktır.

Burada önemle bir husus belirtilmelidir. Şöyle ki; tüketici sözleş-

mesinde bulunan haksız şartların kesin hükümsüz sayılması nede-

niyle, tüketici yönünden bağlayıcılığının olmamasının yanında eğer

sözleşme, bu şartlar olmaksızın temelinden çöküyorsa artık sözleşme-

nin geri kalan kısmının ayakta kalması pratik açıdan bir hüküm ifa-

de etmeyecektir. Nitekim Avrupa Birliği Yönergesinde de kısmi bulan

halinde sözleşmenin kural olarak geçerliliğini koruyacağını ve ancak

taraf iradelerinden bağımsız olarak, sözleşmenin batıl kısmı olmaksı-

zın ayakta kalamayacağının hâkim tarafından tespit edilmesi halinde

tümel bir butlanın söz konusu olacağı öngörülmüştür. Demek ki bura-

da irade özerkliği uyarınca tarafların ne isteyebileceği artık önem ta-

şımayacak, hâkimin objektif olarak bu sözleşmenin ayakta kalmasına

imkân olup olmadığını değerlendirmesi gerekecektir.

64

Bunun yanında, sözleşmeyi düzenleyen, haksız şart olarak değer-

lendirilen şartlar olmasaydı diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak

olduğunu ileri süremeyecektir. (6502 sayılı Kanun m.5/II, c.3). Bununla

birlikte doktrinde

65

tüketicinin bu hususu ileri sürmesinin olanaklı ol-

duğu ileri sürülmektedir. Zira bu görüşü savunanlara göre tek taraflı

64

Atamer, GİŞ Sempozyumu, s.62-63.

65

Konuyla ilgili olarak Bkz, Gökhan Antalya, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’na

Göre Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C:1, Beta Yayınevi, İstanbul 2012,s.103 vd;

Aydoğdu, s.197.