Previous Page  217 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 217 / 561 Next Page
Page Background

Türk Hukukunda Anayasa Mahkemesi Kararlarının Geriye Yürümezliği Sorunu...

216

lenmesi gerekir. Burada infaz bakımından sorun olan diğer bir husus

infaza başlanması ve hükümlülerin cezaevine alınmış olması halinde

ne yapılacağıdır. Bu durumda eylemin niteliği ve muhtemel yeni ceza

miktarı ve hükümlünü infaz edilen cezasının miktarı birlikte değer-

lendirilerek infazın durdurulması kararıyla birlikte hükümlünün tah-

liye durumunun değerlendirilmesi gerekir.

SONUÇ

Anayasa’nın 153. maddesindeki “İptal kararları geriye yürümez”

kuralının, geriye yürümezlik kuralının, yalnız lafza bağlı kalınarak

yorumlanması hukuk devleti ilkesine ve bu ilke içinde var olan adalet

ve eşitlik ilkelerine aykırı sonuçlar doğurabileceği gibi itiraz yoluyla

yapılacak denetimin amacına da ters olduğu aşikârdır. Ayrıca iptal ka-

rarının geriye yürümezliği kuralı, çoğu zaman iptal kararlarını işlevi-

ni ve etkinliğini azaltmaktadır. Bu noktada Anayasa Mahkemesi’nin

iptal kararlarının geriye yürümemesinin temel gerekçesi kazanılmış

hakların korunması ile hukuki güvenlik ve istikrar ilkesi olmakla bir-

likte bu gerekçeler, yasama organına bireylerin temel hak ve özgürlük-

lerini ihlal eden, onlara telafisi imkânsız zararlar veren yasalar yap-

masına imkân vermemelidir.

Bu nedenle Anayasa yargısının temel fonksiyonlarını da etkin bir

şekilde yerine getirebilmesi bakımından Anayasa’nın temel ilkelerine

aykırılık taşıyan ve temel hak ve özgürlükleri zedeleyici etkileri olan

Anayasa’nın 153’üncü maddesinin bir an önce değiştirilmesi ve iptal

kararlarının hangi durum ve şartlarda geriye yürüyeceği düzenlen-

melidir. Yapılacak düzenleme sayesinde kişi hak ve özgürlüklerine

ilişkin ağır hak ihlallerinin önlenmesi, lehe hukuki durumların ko-

runması ve ilgili kanuna dayanılarak yapılan ve kişilerin aleyhine

olan durumların düzeltilmesi imkânı sağlanmış olacaktır.

Kuşkusuz yasal düzenleme yapılır iken iptal kararlarının geriye

yürümemesinin temel dayanağı olan kazanılmış hakların korunma-

sı, hukuki güvenlik ve istikrar ilkeleri tümden göz ardı edilmemeli-

dir. İptal kararlarının hangi durumlarda geriye yürüyeceği dikkatli

olarak belirlenmeli, iptal kararların geriye yürümesi ile belirtilen

ilkelerin gerekliliği arasında anayasal bir denge kurulmalıdır. Bu

noktada bir çözüm olarak Anayasa Mahkemesi’ne her bir somut da-

vada iptaline karar verilen kanunun geriye yürüyüp yürümeyeceği