

TBB Dergisi 2016 (124)
Yeşim YILMAZ
301
kriteri gözden kaçırmamak gerekir. Bu çerçevede belirlenen tazminat
miktarlarının zenginleşmeye yol açmaması kriteri aleyhe bir sonuç ya-
ratmaktadır.
Son olarak, hak ihlalleri sonucunda söz konusu olan yargılamanın
yenilenmesi imkanı üzerinde de durmak gerekir. 6216 sayılı Anayasa
Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un
50/2. maddesi uyarınca, Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel baş-
vuruda tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa,
ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yap-
mak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Bununla birlikte, ye-
niden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hallerde
başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde
dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla yüküm-
lü mahkeme, Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararında açıkladığı ihlali
ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden
karar verir. Bununla birlikte, CMK’nın 311. maddesi uyarınca AİHM’in
vermiş olduğu kesinleşmiş kararların, yargılamanın yenilenmesi se-
bebi sayıldığını ifade etmek gerekir. Buna göre, ceza hükmünün, İn-
san Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya
eki protokollerin ihlâli suretiyle verildiğinin ve hükmün bu aykırılığa
dayandığının, AİHM’in kesinleşmiş kararıyla tespit edilmiş olması
yargılamanın yenilenmesi sebebi teşkil etmektedir. Aynı zamanda bu
hukuka aykırı eylemler nedeniyle AİHM tarafından Türkiye aleyhi-
ne tazminata hükmedilmesi durumunda ve Anayasa Mahkemesi’ne
bireysel başvuru sonucunda verilen ihlal kararları neticesinde açılan
tazminat davaları bakımından kamu görevlilerine rücu imkânı da
söz konusu olabilecektir. Hatta bu uygulamaya işlerlik kazandırmak
hukuka aykırı yöntemlere başvurulmasının engellenmesi açısından
önemli bir adım olarak görülmelidir.
Kaynakça
Kitap ve Makaleler
Akbulut Berrin, “Delil Değerlendirme Yasakları”,
Fasikül Aylık Hukuk Dergisi
, Y.2, S.13,
Aralık 2010.
Aksoy İpekçioğlu Pervin, “Ceza Muhakemesi Hukukunda Beden Muayenesi ve Vü-
cuttan Örnek Alma”, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası, C: 70, S:
1, 2012.