Previous Page  308 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 308 / 561 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (124)

Elvin Evrim DALKILIÇ

307

Anayasası’nın 36 ncı maddesi gereği, yargı mercilerinde dava ve takip

yetkisi herkese tanınmış bir haktır; ancak vekil sıfatıyla yargı merci-

lerinde temsil yetkisi, Avukatlık Kanunu’nun 35 inci maddesine

2

göre

sadece avukatlara aittir. Bu madde uyarınca avukatlara tanınan tekel

hakkı,

3

tarafları yargı mercileri önünde temsil yetkisi yanında hukuki

meselelere ilişkin mütalaa vermek ve bunlara ait evrakı düzenleme-

yi de kapsamaktadır. Söz konusu hükümlere paralel bir düzenlemeye

örnek olarak, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (İYUK)

15 inci madde hükmünü verebiliriz. 2577 sayılı Kanun’un 15/1 (d) hük-

müne göre, idari davanın bizzat ehliyetli olan şahıs veya avukat olma-

yan vekil tarafından açılması hali, dava dilekçesinin reddi sebeplerin-

den birisidir.

Bu çerçevede kamu kurumlarının hukuki uyuşmazlıklarında

bunları temsil yetkisinin avukatlarda olduğu belirtilebilir. Nitekim

Avukatlık mesleğine kabul edilebilmek için :

a) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak,

b) Türk hukuk fakültelerinden birinden mezun olmak veya yabancı memleket hu-

kuk fakültesinden mezun olup da Türkiye hukuk fakülteleri programlarına göre

noksan kalan derslerden başarılı sınav vermiş bulunmak,

c) Avukatlık stajını tamamlayarak staj bitim belgesi almış bulunmak,

d) (Ek : 2/5/2001 - 4667/3 md.; Mülga: 28/11/2006-5558/1 md.) (1)

e) Levhasına yazılmak istenen baro bölgesinde ikametgahı bulunmak,

f) Bu Kanuna göre avukatlığa engel bir hali olmamak gerekir.(2)

2

1136 sayılı Avukatlık Kanunu

Yalnız avukatların yapabileceği işler Madde 35 – (Değişik: 26/2/1970 - 1238/1

md.) Kanun işlerinde ve hukuki meselelerde mütalaa vermek, mahkeme, hakem

veya yargı yetkisini haiz bulunan diğer organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişi-

lere ait hakları dava etmek ve savunmak, adli işlemleri takip etmek, bu işlere ait

bütün evrakı düzenlemek, yalnız baroda yazılı avukatlara aittir.

Baroda yazılı avukatlar birinci fıkradakiler dışında kalan resmi dairelerdeki bü-

tün işleri de takip edebilirler.

(Değişik üçüncü fıkra: 23/1/2008-5728/329 md.) Dava açmaya yeteneği olan her-

kes kendi davasına ait evrakı düzenleyebilir, davasını bizzat açabilir ve işini takip

edebilir. Ancak, Türk Ticaret Kanunu’nun 272 nci maddesinde ön görülen esas

sermaye miktarının beş katı veya daha fazla esas sermayesi bulunan anonim şir-

ketler ile üye sayısı yüz veya daha fazla olan yapı kooperatifleri sözleşmeli bir

avukat bulundurmak zorundadır. Bu fıkra hükmüne aykırı davranan kuruluşlara

Cumhuriyet savcısı tarafından sözleşmeli avukat tayin etmedikleri her ay için, sa-

nayi sektöründe çalışan onaltı yaşından büyük işçiler için suç tarihinde yürürlükte

bulunan, asgarî ücretin iki aylık brüt tutarı kadar idarî para cezası verilir.

Hukuk ve Ceza Muhakemeleri Usulleri kanunları ile diğer kanun hükümleri sak-

lıdır.

3

Ayrıntılı bilgi için bkz. Semih Güner, Avukatlık Hukuku, Genişletilmiş 3. Baskı,

Yetkin Yayınları, Ankara, 2007.