Previous Page  359 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 359 / 561 Next Page
Page Background

Sahtecilik İddiası Bakımından Hukuk Ve Ceza Mahkemesi Kararlarının Birbirine Etkisi...

358

GİRİŞ

Belli uyuşmazlıklarda hukuk ve ceza mahkemelerinin yargılama

sonucunda verdikleri nihai kararlar, birbirilerinin yargılama süreci-

ni etkilemekte ve bazı noktalarda bağlayıcı nitelik kazanmaktadırlar.

Mesela ceza ve hukuk mahkemesinin sahtecilik ve yaş düzeltmeye

dair verdikleri karalarda bu görülmektedir. Aynı şekilde taksirle mey-

dana gelmiş bir haksız fiil eyleminin tazminat yönünden hukuk, aynı

zamanda suç olan eylemin cezalandırılması yönünden ise ceza yargı-

sının konusunu teşkil etmektedir. Dolayısıyla her iki yargı çeşidinin de

belli durumlarda birbirlerinin vereceği kararları beklemesi ya da esas

alması gerekmektedir. Burada usul ekonomisinin etkisi olduğu kadar

maddi gerçeğe ulaşmak için yapılan yargılamada çelişik kararların

önüne geçmenin de esas alındığı unutulmamalıdır.

Ceza ve hukuk yargısının bu şekilde birbirlerine bağımlı olduğu

haller olmakla birlikte bu iki yargı çeşidinin yargılama usulünde te-

mel farklılıklar bulunmaktadır. Ceza yargısında kamusal yarar esas

olduğundan “resen araştırma ilkesi “temel ilke olarak kabul edilirken

hukuk yargılamasında “kişisel yarar” esas olduğundan “tasarruf il-

kesi” ve “taraflarca hazırlama ilkesi” esastır. Ancak bu temel uygula-

ma ilkeleri bir mutlakıyet taşımamaktadır. Gerek ceza yargısında ve

gerekse hukuk yargısında bu temel ilkelerin birlikte uygulandığı du-

rumlar da mevcuttur.

Ceza yargısının konusunu suç teşkil eden fiillerden dolayı cezalan-

dırma yetkisi oluştururken; hukuk yargısının konusunu özel hukuk

alanındaki yargısal faaliyetler oluşturmaktadır. Her ne kadar hukuk

ve ceza yargılarının uygulanma alanları ve temel usulleri farklı olsa

da birbirilerinden tamamen bağımsız bir konumda da değildirler. Zira

yaş düzeltmede olduğu gibi bazı hallerde, aslında medeni yargıya tabi

olan bazı uyuşmazlıkların ceza yargısında çözümlenebilmesi müm-

kün olduğu gibi tersi uygulama ile aslında ceza yargısının konusunu

oluşturan bir sahtecilik olayının hukuk mahkemesinde açılacak bir

davayla da çözüme kavuşturulabileceği yasalarla mümkün kılınmış-

tır. Hal böyle olunca bu iki yargı çeşidinde de belli durumlarda birbir-

lerinin vereceği kararları beklemek ya da esas almak gibi bir durumun

olduğu anlaşılmaktadır.

Hukuk ve ceza yargısının ilkesel bağlamda bile bu şekilde etki-

leşim içerisinde olmasının doğal bir sonucu da bu yargı çeşitlerinde